5053873217 [email protected]

2013 COROLLA TASARIMI İLE BÜYÜLÜYOR

Tüm dünyada en çok satan otomobil ünvanını elinde bulunduran Toyota Corolla yenilenen yüzüyle Detroid’de görücüye çıktı.

Gelmiş geçmiş en yakışıklı ve spor Corolla’nın üretim üssü Türkiye olacak. 100 bin adet üretimi Türkiye’de gerçekleşecek araç  30 ülkeye satılacak yeni Corolla’nın tasarımı hakkında fikir veren Furia konsepti, markanın yeni Auris ve GT 86 ile başladığı yeni tasarım anlayışı çerçevesinde şekillendirilen, sportif ve keskin çizgileri ile dikkat çekiyor.

Yeni model bir önceki nesil Corolla’ya göre daha uzun ve daha geniş tasarlanmış. Corolla’nın sportif tasarıma sahip olacağını gösteren konseptte, bolca kullanılan LED ve karbonfiber detaylar dikkat çekiyor.

 

 

 

 

KÖTÜ NİYETLİ SÜRÜCÜLER SİGORTA ŞİRKETLERİNİ ZORA SOKTU

Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Recep Koçak, son 6 yılda trafik sigortasında 2.8 milyar TL zarar edildiği, toplanan primin hasarları karşılamaya yetmediğini belirterek, 2013’te başta prim artışı olmak üzere bazı önlemlerin alınacağını söyledi. Koçak, ticari sigortalarda da zarar edilmeye başlandığını açıkladı.

AKSİGORTA Genel Müdürü Uğur Gülen, 2013’de sigorta primlerine zam olacağını belirterek, şöyle konuştu: “2012’de doğru risk seçimi ve doğru fiyatlama yapmaya başladık. 2013’de de aynı durum devam edecek. Sektör olarak büyüme sorunumuz yok. 2013’de de ekonominin üzerinde büyürüz. Ancak kâr sorunumuzu çözmemiz lazım. Eskiden yüksek faiz ortamında şirketler kendi yağında kavruluyordu. Ancak faizler yüzde 5’lere indi ve mali karlar bitti, sigortacılıktan kar etme dönemi başladı. Bu durum 4-5 yıldır her şirketi etkiliyordu, 2012’de tam anlamıyla etkiledi. Bundan sonra daha karlı bir sigorta sektörü yaratmalıyız. Bunun için de primler yükseldi, 2013’de de yükselmeye devam edecek.”

TÜVTÜRK, GECE ARAÇ MUAYENESİNE DEVAM EDİYOR

TÜVTURK Kasım ayında başlattığı gece muayene hizmetini, yoğun talep üzerine yeni yılda da devam ettiriyor. İstanbul Anadolu yakasındaki Samandıra ve Avrupa yakasındaki Hadımköy Araç Muayene İstasyonları 2013 yılında da sabah 4’e kadar hizmet verecek.

T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı denetiminde Türkiye genelinde araç muayenelerinden sorumlu olan TÜVTURK, çalışma saatleri sırasında araçlarını muayeneye getirecek zaman bulamayan araç sahipleri için Kasım ayında başlattığı hizmeti devam ettirme kararı aldı. Samandıra ve Hadımköy’deki araç muayene istasyonları, 2013 yılı boyunca sabah 04.00’e kadar araç muayene hizmeti vermeye devam edecek. Bu hizmet için hiçbir ek ücret veya tarife uygulanmayacak. Araç sahipleri tüm araç türlerine hizmet verebilen iki istasyondaki gece muayeneleri için www.tuvturk.com.tr internet sitesinden randevu alarak da muayeneye gelebilecek.

2012’DE OTOMOTİV PAZARI BÜYÜMEYE DEVAM ETTİ

2012 yılında Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı %10,03 azalarak 777.761 adet olarak gerçekleşti. 2011 yılında bu rakam 864.439 adet olarak gerçekleşmişti. 2012 yılı Aralık ayı otomobil ve hafif ticari araç pazarı ise 115.400 adet oldu. 127.910 adet olan 2011 yılı Aralık ayı otomobil ve hafif ticari araç pazar toplamına göre satışlar %9,78 oranında azaldı.

 


Otomobil satışları 2012 yılında bir önceki yıla göre %6,27 azalarak 556.280 adete geriledi. 2011 yılında 593.519 adet satışa ulaşılmıştı. 2012 yılı Aralık ayında otomobil satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %9,03 azalarak 80.926 adet oldu.

Hafif ticari araç pazarı 2012 yılında geçen yılın aynı dönemine göre %18,25 oranında düşerek 221.481 adet seviyesinde gerçekleşti. Geçen yıl 270.920 adet satışa ulaşılmıştı. Hafif ticari araç pazarı 2011 yılının Aralık ayına göre %11,5 azalarak 34.474 adet seviyesine geriledi. 2012 yılında 1600cc altındaki otomobil satışlarında %2,9 azalış olurken, 1600-2000cc aralığında motor hacmine sahip otomobil satışlarında %31,6 azalış ve 2000cc üstü otomobillerde de %51,3 azalış görüldü. Ülkemiz iç pazarında 2012 yılında 85 kW altı 184 adet elektrikli otomobil satışı gerçekleşti.

2012 yılında otomobil pazarını ortalama emisyon değerlerine göre incelediğimizde, en yüksek paya %36,3 oranıyla 120-140 gr/km arasında yer alan otomobiller 202.118 adet ile sahip oldu. 2012 yılı sonunda dizel otomobil satışlarının payı %58,7, otomatik şanzımanlı araçların payı ise %36,2 oldu.

2012 yılında otomobil pazarı segment dağılımının %84,9’u vergi oranları düşük olan A, B ve C segmentlerinde yer alan araçlardan oluştu. Segmentlere göre en yüksek satış adetine %51,4 pay ile C segmenti (285.816 adet), kasa tiplerine göre ise en çok tercih edilen gövde tipi Sedan otomobiller (%43,2 pay, 240.207 adet) oldu.

2011 yılının 3. çeyreğinde daralmaya başlayan Türkiye Otomobil ve Hafif Ticari araç pazarı, 2011 yılının son çeyreğinde %11,75 oranında geriledi. 2012 yılı ilk çeyrek (-%25,39) ve ikinci çeyrek (-%14,6) sonuçlarına göre gerileme devam ederken, üçüncü çeyrekte (%4,68) artış gözlendi. Ancak 2012 yılı son çeyreğinde pazar %5,34 daraldı. 2012 Aralık ayında ise pazar %9,78 seviyesinde küçüldü.

Ekonomide yumuşak inişi sağlamak amacıyla alınan önlemler, Ötv oranlarındaki artış ve ekonomik aktivitenin yavaşlaması, 2012 yılında Türkiye otomobil ve hafif ticari araç pazarında %10,03 oranında daralmaya neden oldu.

BÜYÜYEN SUV PAZARINA PEUGEOT’DAN SIKI RAKİP; 2008

En hızlı büyüyen pazar olan Compact SUV segmenti için üretilen hemen her araç başarılı oluyor. Çünkü artık tüketici orta sınıf araç fiyatına aynı motor seçeneği ile daha iri görünen ve 4X2 çekiş sistemine sahip SUV’ler almayı tercih ediyor.

3008 kompakt SUV-Crossover deneyiminden yararlanan Peugeot ortaya gayet başarılı bir model çıkardı. 2013 baharında Avrupa pazarında satışa sunulacak olan yeni model, 208 ile başarılı şekilde başlatılan atak dinamiği içinde yer alıyor.

Peugeot’nun yeni kompakt SUV modeli, Peugeot Markası’nın birçok coğrafi bölgenin katılımıyla en başından itibaren ve eş zamanlı olarak tasarladığı ve yine tüm bu bölgelere yönelik pazara sunacağı ilk model oldu. 2008’in dünya hedefi, crossover segmentini geliştirme ve yeni müşteriler kazanma stratejisi ile markayı yeni bir dinamikliğe doğru ilerletmek.

Yenilikçi bir konsept

Sürekli değişim halinde olan ve gittikçe kentleşen bir dünyada, yeni bir müşteri kitlesi ortaya çıkıyor. Hareketli bir yaşam tarzına sahip olan bu müşteriler dinamizm ile besleniyorlar. Aktif ve farklı profillere sahip olan bu müşteri kesimi bütün kıtalarda mevcut olup, kendi imajlarına uygun ürünler arıyorlar.

Bu saptamadan yola çıkan Peugeot, iddialı hedefleri olan bir şartname hazırladı. Projenin başından itibaren, eşsiz bir sürüş deneyimi, güçlü tasarım ve kullanım avantajlarını bir araya getirmeyi amaçlayan Peugeot, dünya müşteri kitlesine yönelik yeni kompakt SUV modelinin DNA’sına üç farklı coğrafi bölgede tasarlanma avantajını ekledi.

Sahibine prestij ve değer kazandıran Peugeot’nun dinamik yeni kompakt SUV’u B segmentinde zengin ve farklı bir deneyim sunacak. Böylece, sadece 4,16 m uzunluğu ile hatchback otomobillerin sürüş dinamiğini SUV’ların sağlamlığı ile bir araya getiren, ferahlık, modülerlik ve konfor özelliklerini her an eşsiz bir kullanım keyfi vaat eden bir iç mekân ile benzersiz bir şekilde birleştiren 2008, sınıfında pek çok yeniliğin öncüsü olacak. Hem şehir içinde ve hem de uzun yolda aynı derecede rahat kullanım üstünlüğü sunan yeni model genişletilmiş sürüş özellikleri sayesinde tam güvenlik içinde şehrin ve alışılmış yolların dışına kaçamaklar yapmaya da olanak veriyor. Canlılık veren, çok amaçlı 2008, her müşteri profiline adapte olabiliyor.

2008 modeli Fransa’da (Mulhouse), Çin’de (Wuhan) ve Brezilya’da (Porto Real) üretilecek.

“Markamız 2008 ile Avrupa’da bu segmentteki liderliğini pekiştirmek, Asya’da ve Latin Amerika’da yeni müşteriler kazanmak için gerekli ideal otomobili buldu.”

Maxime Picat, Peugeot Genel Müdürü

“Peugeot 2008 ile ürün atağını sürdürüyor ve 3008’in başarısından yararlanarak dünya müşterilerini fethe çıkacak yeni bir kompakt SUV sunuyor.”
Xavier Peugeot, Peugeot Ürün Direktörü

Şıklık ve sağlamlığı uzlaştıran benzersiz bir tasarım
2008 küçük otomobiller segmentinde hacimli araçların standartlarını yeniden tanımlıyor. İlk bakışta yenilikçi olduğu görülen yeni model farklı dünyaları bir araya getirmeyi başarıyor. Güçlü tasarım tercihi, pratiklik, hacim ve sürüş deneyimine öncelik veren özgün kimliğini dışa vuruyor.

“2008’in yaratılması bizim için gerçek bir meydan okuma ve tasarım anlamında iddialı bir sınav oldu. Fakat daha tasarım aşamasında tüketiciye sunmak istediğimiz araç hakkında çok belirgin bir fikrimiz vardı. Tasarım öncesi doğan tarz seri üretime kadar büyük bir değişiklik gerektirmedi. Böylece ilk çizimlerin doğru olduğunu görmüş olduk.”
Eric Dejou, 2008 Tasarım Sorumlusu

“2008, müşterilerin beklentilerini karşılayan ve ayrıca onlara değer kazandıran bir stil sunmak için farklı dünyaları, kültürleri bir araya getirmeyi bildi.”
Gilles Vidal, Peugeot Tasarım Direktörü

Yüksek duruşlu 2008 “Mud&Snow” tipi lastikler ve 17” mat renkli jantlar üzerine oturuyor. Kemerli çamurlukların özel formu bir yandan 2008’e zemine oturuyormuş görüntüsü verirken, aynı zamanda araca hafiflik kazandırıyor. Siyah renkli tamponlar ve marşpiyeler, ön ve arka kızaklar ve paslanmaz çelikten yan çıtalarla tamamlanarak kaportayı koruyorlar.

2008’in ön yüzü markanın tasarım kodlarını benimsiyor. Her türlü fazlalıktan arındırılmış ve birbirlerine en yakın şekilde birleştirilmiş bölümlerden oluşuyor. İnce işli kaput 2008’in koruyucu kasasının sağlamlık ve hafiflik özelliğini vurguluyor. Gövde içinde biçimlendirilen dinamik görünüşlü ön panjur, hem ince ve seçkin ve hem de güçlü ifadesi ile bakışları üzerinde topluyor. Keskin farlar karoser ile işbirliği yaparak adeta bir aslanın gözbebeğiymiş hissini veriyorlarve ön yüzle bütünleşerek, ona daha özgün, teknolojik ve eşsiz bir karakter kazandırıyor. Otomobilin karakterine özgü bakışı, LED’li gündüz farları ile vurgulanıyor.

Yeni şehir SUV’u atletik özelliklerinden ipuçları veren şık ve sofistike tasarımlı çamurluk ve gövde kenarlarına sahip. Panoramik tavan ile geniş camlı yüzeyleri ferah ve dış çevreye açık bir iç mekân vaat ediyor.

Arka kısım sağlamlık ile dinamizmi bir arada sunuyor. Düşük yükleme eşikli bagaj bölümünün üst kısmında RCZ’den esinlenilen dinamik bombeli bir tavan yer alıyor. Geniş bagaj kapısı karosere sıkı sıkıya bağlı arka stop lambaları ile çerçeveleniyor. Yuvaları içinde dalgalanıyor hissi veren üç LED’li ışık pençesi havada asılıymış gibi görünüyorlar.

 

2008 50 bin liranın altında bir fiyatla Türkiye’ye gelirse Peugeot’nun krizden çıkmasında en az 301 kadar katkı sağlayacaktır diye düşünüyoruz.

BİRAZ JUKE, BİRAZ STEPWAY DAHA ÇOK CLIO GİBİ; RENAULT CAPTUR

RENAULT’nun Nissan ile olan ortaklığı ses getiren Nissan modellerinin Renault’ya uyarlanması ile sonuçlanıyor.  Bir SUV’un şık görünümü ve yüksek sürüş pozisyonu, Bir MPV’nin modüler ve ferah iç alanı, Kompakt bir hatchback aracın manevra kabiliyeti ve sürüş keyfi olark tanımlanan Capture aslında bir Nissan Juke platformu üzerinde duruyor.

Clio’nun yenilenmesinin ardından, Renault’un yeni yüzü olan Clio’yu tüm modellerde görüyoruz.   Captur’da “Yüz”den fazlası var.

Laurens Van den Acker öncülüğünde Renault’nun tasarım atılımındaki bir sonraki adım tüm tasarımların Clio’ya eşitlenmesi.

“Renault Captur agresiflikten uzak, pratik ve kompakt bir crossover. Captur, Renault markasının tüm genlerini taşıyan yaşanacak bir crossover…” Benoît Bochard, Direktör, A/B-Segmenti Ürünleri

Renault Captur, dışarıdan bakıldığında tam bir crossover. Aslında bu söylemle bile ucuz kuzeni SAndero Stepway’e ne kadar benzediğini ortaya koyuyor.

Renault Captur’ün, akıcı ve dengeli hatları, iddialı ancak hiç de kibirli olmayan kişiliğini ortaya koyuyor. Güç ve statü göstergesi tasarımı aynı isimli konsept araçtan ilham alıyor. Renault’nun yeni crossover aracının hatları mütevazı ancak dik eğimiyle öne doğru çıkan ön cam, aracın dinamik duruşunu vurguluyor.

Kompakt hacmi, artırılmış yerden yüksekliği, geniş tekerlekleri ve yan koruma çıtaları ile her türlü günlük yol koşuluna uyum sağlayacak.

Renault Captur kişiselleştirme özelliğine de sahip. Orijinal iki tonlu renk seçenekleri ile tavan ve sütunlar karoserinin geri kalanından ayrışıyor.

Kompakt hacmine (4m12) karşın, Renault Captur, ileri alınmış ve uzatılmış ön camı ve geniş kabini ile cömert bir yaşam alanı sunuyor.

Özel ve renkli iç mekan, samimiyet, sıcaklık ve huzuru ifade ediyor. Çeşitli renk ve motif seçeneklerini temel alan iç kişiselleştirme uygulamaları fark yaratıyor.

Renault Captur, yüksek bir sürüş pozisyonu, geniş bagaj, modüler içyapı ve yenilikçi saklama gözleri gibi bir MPV’den beklenen koşullara ve konfor düzenlemelerine de sahip.

Renault Captur ilk donanım seviyesinden itibaren eller serbest Renault Card sistemi, yokuşta kalkış destek sistemi, ve arka park sensörleri dahil bir üst segmentin ekipman özelliklerine sahip olacak.

Renault Captur, sürüş keyfi açısından B segmentinin referanslarından olan Yeni Clio ile aynı platformda tasarlandı. Yol tutuşundan motor gücüne ve manevra kabiliyetine kadar en iyi düzeyde dinamik değerler sunuyor.

Captur’de bulunan benzinli ve dizel motor seçenekleri Renault’nun en son teknolojisinden faydalanarak sınıfının en düşük yakıt tüketimini ve CO2 emisyonunu (96g/km) sunuyor.

Renault Captur Renault’nun İspanya’nın Valladolid kentindeki tesislerinde üretilecek ve Mart ayındaki Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılacak.