5053873217 [email protected]

Otomotivde GSR Ertelemesi

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, otomotiv sektöründe krize neden olan ‘Genel Güvenlik Yönetmeliği (GSR) ile ilgili yeni bir karar aldı. Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, GSR’nin yürürlüğe gireceği tarih 7 Temmuz’dan 31 Ağustos’a ertelendi.

Erteleme kararı ile birlikte, yönetmeliğe araç kategorileri de eklenmiş oldu. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni karar şu şekilde; “Tip onayı mevcut M1, N1, O1 ve O2 araç kategorisi için yeni imal edilecek araç, aksam ve ayrı teknik ünite için uygulama tarihi: 31/8/2024.”

Fakat, bu değişiklik sadece ulusal tip onayı ile üretilen araçları kapsıyor. Bu da, ithal otomobillerde 7 Temmuz tarihinin geçerliliğini koruduğu anlamına geliyor.

Ulusal Tip Onay Belgesi ise, ulusal mevzuatta hüküm altına alınan ve geçerliliği ülke sınırlarıyla sınırlı olan tip onay belgesi olarak biliniyor.

Bugüne kadar Türkiye’de Avrupa Birliği’ndeki regülasyonlara geçişte 1 yıl süre tanınırken, GSR’da ise bu süre tanınmamıştı.

Nisan ayı sonunda yapılan bir açıklama ile, Avrupa Birliği’nin yeni otomobillerde zorunlu hale getirdiği ‘Genel Güvenlik Yönetmeliği’nin (GSR), Avrupa ile eş zamanlı olarak Türkiye’de de 7 Temmuz’da yürürlüğe gireceği belirtilmişti.

GSR kapsamına girmeyen sıfır kilometre araçların, bu tarihten sonra satışına izin verilmeyecek olması ise sektörde alarm çanlarının çalmasına yol açmıştı.

Öyle ki, tüm planlarını 1 yıl ek süre için yapan ve yönetmeliğe hazırlıksız yakalanan markalar, kampanyalara ağırlık vererek GSR özellikleri olmayan stokları eritmek için son 2 aydır yoğun bir mesai harcıyor.

Yönetmeliğin Ağustos sonuna ertelenmesi ulusal tip onayı ile üretilen otomobilere sahip markalara rahat bir nefes aldıracak. GSR’siz araç stoklarını eritmek için son 1 haftası kalan bu markalar, kampanyalara 2 ay daha devam edebilecek.

50 BİNDEN FAZLA STOK VAR
Peki 31 Ağustos’tan sonra ne olacak? Artık bu tarihten itibaren GSR yeterliliklerini sağlamayan yeni otomobillerin satışına izin verilmeyecek.

Markaların ellerinde kalan GSR özellikleri taşımayan otomobiller, ancak her markanın bir önceki yıl yaptığı toplam satışın yüzde 10’unu geçmeyecek adette satılabilecek.

Otomobil markalarının ellerinde yaklaşık 50 binden fazla GSR kapsamına girmeyen stok bulunduğunu belirtiliyor. Hatta, tek bir markanın elinde 5 binden fazla aracın GSR özellikleri taşımadığı kaydediliyor.

SATIŞLAR HAREKETLENDİ
GSR kapsamında düzenlenen kampanyalar, satışlara da hız kazandırdı. Yıl sonu tahminlerini güncelleyen sektör yetkilileri, 1 milyon adet üstü satış beklentisini artık yüksek sesle dillendirmeye başladı.

Cardata Genel Müdürü Hüsamettin Yalçın, Haziran ayında pazarın 100-120 bin adet seviyesinde kapanacağı tahmininde bulundu.

7 Temmuz’a kadar stoklardaki bazı araçların markalar tarafından eritilmesi için hazırlanan kampanyaların haziran satışlarını artırdığını vurgulayan Yalçın, “Markaların stokları eritmek için 200-300 bin TL’ye varan indirimleri devreye alması, tüketicileri showroomlara çekti. Haziran’da satılan her 4 araçtan biri indirime girerken, ortalama indirim oranı da yüzde 6 seviyesine ulaştı. Pazarın yıl sonunda 1 milyon adedin üzerinde kapanacağını düşünüyoruz” dedi.

GSR NELER GETİRİYOR?
Genel Güvenlik Yönetmeliği’nin detaylarına bakmak gerekirse, aslında bu yönetmelik Avrupa Birliği’nde 2019 yılında kabul edilmişti.

2022’den itibaren aşamalı olarak uygulamaya konulan söz konusu yönetmelik ile, karayollarında trafik güvenliğinin artırılması hedefleniyor.

Regülasyon kapsamında otonom sürüş sistemlerine geçişin de hızlandırılması planlanıyor.

Bu yönetmelik kapsamında otomobillerde bulunması gereken standart güvenlik özellikleri ise şu şekilde özetlenebilir;

  • Acil Durum Fren Sistemi (AEB)
  • Şerit Takip Sistemi (LDWS)

  • Geri Vites Kamera Sistemi

  • Kör Nokta Uyarı Sistemi (BLIS)

  • Yorgunluk ve Dikkat Uyarı Sistemi (DDAW)

  • Akıllı Hız Yardımcısı (ISA)

  • Alkol Kilit Sistemi (AIS).

ARAÇ FİYATLARINI ARTIRACAK
GSR, üreticiler için otomobillerin maliyetlerini artırırken, tüketiciler için de daha yüksek fiyattan otomobil satın almak anlamına geliyor.

Sektör yetkilileri, yukarıdaki satırlarda özet şeklinde sıraladığımız güvenlik özelliklerinin üreticilere maliyetinin yaklaşık 1000 Euro’ya kadar çıkabildiğini ifade ediyor.

Donanım özelliği olarak sayılan bu güvenlik teknolojileri Türkiye’de ÖTV kapsamına girdiğinden, tüketicinin karşısına aynı otomobilde yaklaşık 1800 Euro kadar daha yüksek fiyat etiketi çıkacak gibi görünüyor.

Yani güncel kur ile hesapladığımızda, bir otomobilin GSR’li versiyonu bu özellikleri taşımayan versiyonuna göre 60 bin TL kadar daha pahalı olacak.

Bir başka deyişle, otomobillerde sunulacak standart güvenlik özelliklerinin bedeli 60 bin TL’den daha fazla olacak. Araç segmenti yükseldikçe bu tutarın 100 bin TL’ye kadar çıkması da beklenebilir.

Bu noktada, farklı markalarda ve modellerde bu tutarın daha yüksek yada daha düşük şekilde yansıyabileceğini de belirtmek gerek.

DFSK Ek Vergiden Korkmuyor

Çin’den ithal edilen otomobiller için yüzde 40 ek verginin uygulanmasına sayılı günler kala, Uzak Doğu ülkesinden yeni bir otomobil Türkiye’ye ayak bastı.

Çinli otomobil üreticisi DFSK, şarj edilebilir hibrit SUV modeli E5’ini tanıtımını İstanbul’da düzenlenen özel bir etkinlikte gerçekleştirdi.


Türkiye’de SHS Otomotiv distribütörlüğünde binek ve ticari araçlarıyla faaliyet gösteren DFSK’nın yeni modeli E5, 7 kişilik oturma kapasitesi ve 1150 kilometreye varan sürüş menziliyle D-SUV segmentinde konumlanıyor.

 

DFSK Türkiye Genel Müdürü Çınar Noyan, markanın yeni döneminin E5 modeli ile başladığını bildirdi.

Noyan, “Ticari araçlardaki uzmanlığıyla öne çıkan bir markaydık ve yeni SUV modellerimizle bu uzmanlığımızı daha da genişleteceğiz” diye konuştu.

Önümüzdeki dönemde yeni modelleri de Türkiye’ye getireceklerini kaydeden Noyan, “E5’in ardından birçok yeni ürünle DFSK’nın Türkiye’de arzu edilir bir marka olmasını sağlayacağız. Önümüzdeki 2 ay içerisinde C+ SUV modelimiz E4’ü benzinli olarak sunacağız. Eylül ayında B-SUV modelimiz plug-in hibrit ve tam hibrit olarak gelecek. Yıl sonunda D+ SUV konumunda olan E6’yı tüketicilerle buluşturacağız” şeklinde konuştu.

DFSK’nın da bir parçası olduğu Seres Group Denizaşırı Başkanı Zhang Xingyan ise , markanın gelecek vizyonu ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Xingyan, “Türkiye pazarı DFSK için stratejik öneme sahip ve Türkiye’yi Avrupa’ya açılan bir kapı olarak konumlandırmayı hedefliyoruz. Avrupa’da üretim tesisleri kurma planlarımızdan biri olan Türkiye, bizim için en önemli aday ülke konumunda. Türkiye pazarına daha iyi hizmet verebilmek amacıyla, Temmuz ayından itibaren kapsamlı satış sonrası eğitimleri başlatmayı planlıyoruz. Güçlü bir satış ve hizmet ağı kurmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Seres Group Denizaşırı Başkanı Zhang Xingyan’ın açıklamaları, diğer Çinli üreticilerin Türkiye ile ilgili sözlerini akıllara getirdi.

Öyle ki, Çinli otomobil markaları ağız birliği yapmışçasına aynı tonda açıklamalarda bulunuyor.

Chery Grubu’ndan her fırsatta Türkiye’ye yatırım mesajı gelirken, markanın yetkilileri Xingyan ile benzer olarak Türkiye’yi ‘Avrupa’ya açılan bir kapı’ olarak gördüklerini tekrarlıyor. Fakat, Chery’nin Avrupa’daki ilk tesisi Türkiye yerine İspanya olarak belirlendi.

 

Yaris Siparişi Artık Online Olarak Veriliyor

Toyota Yaris Hybrid ve Yaris Cross Hybrid modelleri Türkiye’ye ithal edilmeye başlandı. Online rezervasyonla da satışa sunulan güncellenen Yaris Hybrid ve Yaris Cross Hybrid fiyatları da açıklandı.

Güncellenen Yaris Hybrid, 1 milyon 255 bin TL’den başlayan lansmana özel fiyatlarla sunulurken, Yaris Cross Hybrid ise 1 milyon 490 bin TL’den başlayan lansmana özel fiyatlarla kullanıcıları bekliyor.

Online rezervasyon ile bu araçların uygun versiyonlarını alabilmek için kredi kartı veya dijital bankacılık kanallarını kullanarak, 30 bin TL kaparo ödemeleri gerekiyor.

Toyota, Yaris Hybrid ve Yaris Cross Hybrid modellerinde 116 hp (1412 nm tırk) ve 130 hp (185 nm tork) olmak üzere iki farklı güce sahip hibrit motor arasında seçim yapılabiliyor.

Yaris Hybrid’in tüketimi 3.9 lt/100 km’ye kadar düşerken Yaris Cross Hybrid 4.5 lt/100 km tüketime sahip.

Elektirkli Otomobiller Yakaladığı Rüzgarı Sürdüremedi

Nisan ayında Avrupa Birliği otomobil pazarı, tüm büyük pazarlardaki güçlü artışların etkisiyle toplam 913 bin 995 adetlik satışa ulaştı.

Yılın ilk dört ayında Avrupa Birliği’nde yeni araç tescilleri yüzde 6,6 artarak yaklaşık 3,7 milyon adede ulaştı. Dönem boyunca bölgenin en büyük pazarlarında sağlam bir büyüme kaydedildi. Almanya ve İspanya’nın yüzde 7,8’lik bir artış kaydetti; onları Fransa (yüzde 7) ve İtalya (yüzde 6,1) izledi.

Geçtiğimiz Nisan ayında, elektrikli otomobiller AB otomobil pazarının yaklaşık yüzde 12’sini oluştururken, hibrit elektrikli otomobillerin payı yüzde 24,9’dan yüzde 29,1’e yükseldi. Benzinli ve dizel araçların toplam payı ise yüzde 52,8’den yüzde 48,9’a düşerek pazarın yarısından daha azına geriledi.

Hibrit elektrikli otomobiller Nisan ayında yüzde 33,1 artışla güçlü bir büyüme kaydetti. Bu segmentin en büyük pazarları olan Fransa (yüzde 48,1), İspanya (yüzde 38,5), Almanya (yüzde 25,9) ve İtalya (yüzde 22,8) toplam 265 bin 992 adet satışla çift haneli artışlar kaydetti.

Cenevre Otomobil Fuarı Tarih Oldu

120 yıldır devam eden Cenevre Otomobil Fuarı bir süredir beklediği ilgiyi göremiyordu. Yapılan yazılı açıklamada, “Belirsiz bir görünüm nedeniyle Cenevre Otomobil Fuarı’nın bir sonraki etkinliğinin Cenevre’de değil de Katar’da Kasım 2025’te yapılması planlanmaktadır.” açıklaması yapıldı.


Cenevre’de artık otomobil fuarının düzenlenmeyeceği belirtilirken otomobil endüstrisindeki belirsizliklerin çok büyük olduğu ve Avrupa’daki ticaret fuarlarının çekiciliğinin azaldığı vurgulandı. Cenevre Otomobil Fuarı ilk kez 1905 yılında düzenlendi ve onlarca yıl boyunca dünyanın en önemli otomobil fuarları arasında yer aldı. Ancak son yıllarda katılımcı ve ziyaretçi sayısında keskin bir düşüş yaşandı.
Cenevre’deki Palexpo Sergi Merkezi’nde düzenlenen ve her yıl 1000’e yakın otomobilin sergilendiği fuar, Covid-19 salgını nedeniyle 4 yıl yapılamamıştı.

En son düzenlenen fuarda 200 bin ziyaretçi hedeflenmesine rağmen sadece 168 bin ziyaretçi katılım göstermişti.

Citroen Türkiye’de Zirveye Oynuyor

2018 yılından bu yana Türkiye satışlarını kesintisiz artıran markalardan Citroen, 2024 hedefinde de yükseliş trendini bozmayacağını iddia ediyor. Markanın elinde; 40-50 bin eurolardaki elektrikli araç fiyatlarını yarıya indirecek 23.300 euro etiketli ilk Avrupalı otomobil elektrikli e-C3 gibi yeni kozlar var. 2024 Citroen hedefi, pazardaki küçülmeye karşın kendi satışlarında büyüme yönünde.

Geçtiğimiz hafta, en fazla merak edilen ve ikinci ¨Fransız Devrimi¨ olarak lanse edilen elektrikli e-C3 modelinin ilk global test sürüşleri için Viyana’daydım.

Etkinlikte bize Citroen Türkiye Genel Müdürü Selen Alkım ev sahipliği yaptı. Kendisiyle otomobil satışlarını, yeni modellerini ve yeni ekonomik elektrikli e-C3‘ü konuştuk.

 

Satışlarda 67 bini gözüne kestirdi
Genel Müdür Alkım, 2023 yılında 63 bin adeti binek ve hafif ticari, 3 bin adeti de Ami olmak üzere kendilerini dünyanın üçüncü en çok Citroen satan ekibi yapan yılı çok önemli bulduklarını ama bununla yetinmeyeceklerini dile getirdi. ¨2024 yılı hedefimizi 20 bini hafif ticari olmak üzere 67 bin olarak belirledik. Ami satışlarımızı da 4 bin adet olarak ekleyeceğiz. Citroen hızlı karar alamilen çevik bir şirket. Ani iniş ve çıkışlara çevik tepki verebiliyor. Yeni elektrikli e-C3, E-C3 Aircross, yeni C3 ve tüm ailenin güncellendiği hafif ticari ürün gamımızla yıla güçlü başlıyoruz. Gücümüzü artırarak sürdürmek için global CEO’muzla ayda 5-6 defa telefonla görüşüyor ve gelişmeleri sıcağı sıcağına ele alıyoruz.¨

Citroen CEO’su ile Türkiye Genel Müdürü, 2023 başarısının 2024’de artarak devamı için sürekli temas halinde.
7 Temmuz sonrası Citroen fiyatları artmayacak
Bu arada Türkiye’de 7 Temmuz 2024 tarihi itibariyle Avrupa ile paralel GSR 2 kapsamına girecek. Yani en baz donanım otomobil ve hafif ticari araçta bile belli donanımlar zorunlu olacak. Bu donanımlar arasında şerit takip sistemi, alkolmetre altyapısı, acil fren destek sistemi gibi teknolojiler bulunuyor. Bu sistemlerin gelmesiyle yollarda güvenlik daha da artacak ama araç fiyatları da bundan etkilecek.

En ucuz baz versiyon otomobiller 400-430 euro kadar maliyet artışı yaşarken, daha orta sınıf araçlarda bu artış 100 euroya kadar düşebilecek. Bu yasanın Citroen fiyatlarına nasıl yansıyacağını da Genel Müdür Alkım‘a yönelttik:

¨Bütün otomobiller Avrupa regülasyonuna uygun bir şekilde bir takım güvenlik ekipmanlarıyla zenginleştirilmek durumundalar. 7 Temmuz’a kadar normal şartlarda biz araçları ithal etme durumumuz varken şimdi plakalandırma, tescil ettirme zorunluluğu geldi. Bizi ilgilendiren iki tane modelimiz var aslında…Citroen için Türkiye’de markanın en önemli oyuncusu C4 X. Onda da bu yeni zorunlu sistemlerim tümü bulunuyor. Yeni C3 ve yeni hafif ticarilerimizde de bunlar var. Elimizde eski model C3 ve C3 Aircross serisi vardı onlar da yenileniyor zaten, stokları da yok. Dolayısıyla bizim fiyatlarımız 7 Temmuz’dan etkilenmeyecek. Ayrıca istenenleri sağlayamayan araçlar satılmayacak diye bir şey yok. Belirli koşullarla o araçların da satışları yapılabilecek.¨

itr

¨İyimseriz ama tedbirliyiz¨
2024 otomobil satışları nasıl tamamlanacak. Yılın ilk 3 ayında rekor satışlar gelirken, nisanda pazar yüzde 22’nin üzerinde geriledi. Mayısta da 80-90 bin adetlik bir satış bekleniyor. Haziranda bayram tatili var. Temmuz ağustos ise geleneksel olarak durgun geçen piyasalara işaret ediyor. Bu rotamda Citroen Türkiye olarak, önlerindeki 8 aya nasıl bir ışık tutuyorlar:

 

Alkım, şu değerlendirmeyi yaptı:

¨Stellantis gerçekten çok çevik bir yapıya sahip. Çok çevik hareket edebiliyoruz, merkezi yönetim de bizi çok destekliyor. Dolayısıyla pazarın koşullarına göre üretimi artırıp kısabiliyoruz. Bizim şu anda planlarımız pazarın 1 milyon ile 1,1 milyon arasında bir yere oturması. İlk 4 aylık süre içinde 371 bin adetlik satış var. Nisan ayında bir düşüş gözlendi ama yine de 1 milyonun üzerinde bir ritim veriyor.
Biz Citroën olarak ne yapacağız? Pazar geçen seneye göre bir miktar azalıyor ama biz satışlarımızı ve bunun paralelinde de pazar payımızı ona göre yükseltmek istiyoruz. Geçen sene 63 bin olarak gerçekleştirdiğimiz satış için bu sene hedefimiz 67 bin adet. İlk 4 ayda zaten 20 bin adet satış gerçekleştirdik ve geçen seneye göre ciddi anlamda bir pazar payı kazandık. İlk 4 aya göre 0,8 puanlık bir pazar payı artışımız var.
Şimdi bu 67 bin adet içerisinde binekten büyüyoruz çünkü özellikle C3 ve C3 Aircross yenileniyor. Eylül ayında yeni C3 lansmanı gerçekleştireceğiz. Sonrasında C3 Aircross yenilenecek. O da kasım ayında tüketicilerle buluşacak.
Dolayısıyla 2024 için de iddiamız hala devam ediyor.¨