5053873217 [email protected]

BEBEĞİNİZLE YAPACAĞINIZ 50 EĞİTİCİ AKTİVİTE

Bebekler oyun oynamaz demeyin! Mikado Çocuk’tan, bebek ve çocuklarıyla birlikte evde zaman geçiren aileler için hazırlanan “50 Eğitici Aktivite” serisi doğumdan 5 yaşa kadar, çok az bir ekipmanla rahatça yapılabilen aktiviteler öneriyor. 

Temel bir çalışma çerçevesinde yapılan aktiviteler sayesinde bebeğinizin ve çocuğunuzun nelere ilgi duyduğunu anlayabiliyor, bir sonraki aşamada neler yapabileceğinizi planlayabiliyorsunuz. Ev ortamının ilham veren atmosferinde, çocukların ya da bebeklerin daha iyi ve hızlı öğrenebildiklerini kanıtlayan pek çok araştırma bulunmaktadır. Bu nedenle, ebeveynlerin ve bakıcıların, erken öğrenim becerisini geliştirmek üzere kurdukları altyapı, çocukların bundan sonraki hayatını da etkileyecektir.

Yapılacak aktiviteler arasında neler var?

4 farklı kitaptan oluşan bu set kitaplarının her birinde, çok az bir donanımla, genellikle boş vakitleri değerlendirmek için kolayca yapılabilecek 50 basit aktivite yer alıyor. . Ek bir çalışma sürecine gerek olmadan yapılacak aktiviteler çocuğunuzun sağlıklı gelişimine önemli katkı sağlıyor. Buradaki tüm fikirler, bebeğiniz doğduğu andan itibaren 5 yaşına kadar uygulanabiliyor.

0-20 Ay Bebeklerle Yapılacak 50 Eğitici Aktivite, 16-36 Ay Ufaklıklarla Yapılacak 50 Eğitici Aktivite, 30-50 Ay Okul Öncesi Çocuklarla Yapılacak 50 Eğitici Aktivite, 4-5 Yaş Arası Çocuklarla Yapılacak 50 Eğitici Aktivite kitaplarına www.mikadococuk.com internet sitesinden ya da 216 576 31 03 no’lu iletişim hattından ulaşılabiliyor. Her bir kitap 16 TL’dir.

 

SIFIR BEDEN KADIN, MÜKEMMEL ANNE OLABİLİR Mİ?

Aldığı kilolar hem hamilelikte hem doğum sonrasında kadınların başına dert olurken bilinçli ve kilo almayan annelerin sayısı da giderek artıyor. Peki doğumdan sonra eski sıfır beden görüntülerine dönen ünlü modeller, doğumdan sonra mankenlere taş çıkaran fit kadınlar? Mevlüt Tezel’in sıfır beden anneler ve kariyeri için emzirmekten vazgeçen anneleri konu alan yazısı çok konuşulacak. 
Türkiye’de son dönemde yanlış anne rol modelleri türedi.
Bu rol modelleri sürekli hamilelikte kilo almamayı ve çocuk sahibi olduktan sonra mankenler gibi fit kalmayı övdüler.
Çocuk emzirmeyi değil, kariyer yapmayı yücelttiler.
En acısı da; vücut bozulmasın diye çocuğun erkenden sütten kesilmesinin trend olması!
Türkiye’de ilk 2 ayda anne sütüyle beslenen bebeklerin oranı yüzde 69 iken, ilk beş ayda bu oran yüzde 24’e düşüyor!
Bu oranın düşmesinde, çocuklarını yanlarında süs eşyası gibi taşıyan sıfır beden kadınların, medyada ‘mükemmel anneler’ olarak lanse edilmesinin hiç mi payı yok?

SIFIR BEDEN ÖRNEK OLMASIN
Fakirlik, evi geçindirmek için çalışmak ve sağlık sorunları yüzünden emziremeyen annelere tabii ki bir eleştirimiz olamaz ama ‘Aman vücuduma bir şey olmasın’ diye emzirmeyenler sadece çocuklarına değil kendi sağlıklarına da zarar verdiklerini bilmeliler.
Geçtiğimiz hafta 3 yaşındaki oğlunu emzirdiği fotoğrafıyla TIME dergisine kapak olan Jamie Lynne Grumet, “1 yıl daha emzireceğim” diyordu.
Dört yıl emzirmek de abartılı ama ‘6 ay emzirmek yeter’ söyleminin yıkılması açısından önemli!
Dünya Sağlık Örgütü, emzirmenin 2 yaşına kadar olmasını tavsiye ediyor.
Yani emzirecek durumda olanlar altı aydan sonra da mutlaka devam etmeli ve bu anlayış hafızalara kazınmalı.
Bu noktada en büyük iş yine medyaya düşüyor. Bir deri bir kemik kalmış sıfır beden kadınları örnek anne olarak sunmaktan acilen vazgeçelim.

EMZİREN POZUYLA TIME’A KAPAK OLDU

ABD’nin Los Angeles kentinde yaşayan Jamie Lynne Grumet “Time” dergisinin kapağına üç yaşındaki oğlunu emzirirken verdiği pozla yer aldı.

Grumet dergiye verdiği röportajında üç ve beş yaşlarındaki oğullarını hala emzirdiğini ve çocuklarını “Doğal Ebeveynlik” metoduyla yetiştirdiğini söyledi.

26 yaşındaki Grumet uyguladığı metodun yanlış olduğunu düşünen bir çok kadın tarafından eleştirildi.

“6 YAŞINA KADAR SÜT EMDİM BUNDAN DOLAYI ÖZGÜVENİ ÇOK YÜKSEK BİR ÇOCUKTUM”
Annesinin kendisini 6 yaşına kadar emzirdiğini belirten Grumet bunun daha sonraki yıllarda hayatında çok olumlu izler bıraktığını söyledi. Grumet şöyle konuştu:

“Annemden süt emdiğimi hatırlıyorum. Annemi kucaklıyormuşum gibi hissediyordum. Sevildiğimi fazlasıyla hissediyordum. Çocukken kendime çok güvenirdim. Bu güvenin yaşadığım bu duygulardan kaynaklandığına eminim.”

Şimdi üç yaşında olan oğlu Samuel’i evlat edindiğini söyleyen Grumet annesinin kendisine uyguladığı yöntemi Samuel’e uygulayarak onda benzer güven duyguları yaratmayı hedeflediğini belirtti.

Çocuklarına süt vermenin biyolojik olarak normal bir olgu olduğunu düşündüğünü söyleyen Grumet sözlerine şöyle devam etti:

“Bazı insanlar beni çocuk kurumlarına haber vermekle tehdit ediyor. Çocuklarımı taciz ettiğimi düşünüyorlar. Bu metodu ne kadar çok kişi görürse zamanla normal bir olay olarak algılanmaya başlayacaktır.

“Geleneksel Ebeveynlik” ile “Doğal Ebeveynlik” ekolleri arasında bir savaş var sanki. Ben bunu engellemek istiyorum. Bunlar rakip takımlar değil.”

EMZİRME İSTATİSTİKLERİ
ntvmsnbc’nin haberine göre Dünya Sağlık Örgütü emzirmenin 2 yaşına kadar olmasını tavsiye ediyor. Bu sınır 2 yaşın üzerine de çıkabiliyor.

ABD’deki annelerin bir çoğu Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği sürece uyamıyor.

ABD’de bulunan “Hastalık Kontrolü” merkezinin verilerine göre annelerin %75’i çocuklarını doğar doğmaz emzirmeye başlıyor. Fakat bunların sadece %44’ü 6. Aya kadar emzirmeye devam edebiliyor.

ÇOCUKLARI ‘ADIM ADIM’ SEVİNDİREBİLİRSİNİZ

23 Nisan’da minik çocuklarını sevindirmek isteyen anneler için Türkiye’deki ilk interaktif gelişim serisi olan “Adım Adım” farklı bir hediye alternatifi.

PSİ Aile ve Çocuk Merkezi’nden Uzman Pedagog Feriha Şenkaya Dildar liderliğinde hazırlan seri, 9 aydan 48 aya kadar gecen süreç içerisinde çocukları hem eğitici hem de eğlendirici bir yolculuğa çıkartıyor.

4 yaşa kadar hazırlanan eğitim setlerinde serbest oyunu yönlendirecek farklı kitaplar ve aktiviteler yer alıyor. Veliler tarafından büyük ilgi gören seri, ebeveynlerin çocukları ile sağlıklı ilişki kurabilmeleri için büyük bir yardımcı niteliğinde…

Adım Adım serisinin içeriğinde neler var?

Adım Adım; Türkiye’de ilk kez hazırlanan, aile ile çocuğun bir arada aktivite yapabileceği ve hem aileye hem de çocuğa yönelik bir gelişim seti. Adım Adım, 9 aydan 48 aya uzanan dönem için çocuğun duygusal, fiziksel, motor ve zihinsel gelişim sürecinde ona eşlik eden bir yetişkinle, kolay ulaşılabilecek malzemelerle uygulanabilen oyunları içeriyor.

Bu aylık setler anneyle babanın çocuklarıyla keyifli ve kaliteli zaman geçirmesini hedeflerken aynı zamanda anne baba için bir rehber niteliği taşıyor. Setlerin içinde ayrıca çocuk müzikleri ve interaktif iletişim kurmak için gerekli oyuncaklar katılarakeğitim ile eğlence bir arada sunuluyor.

HOŞ GELDİN MAVİ!

Zeynep İnanoğlu ile bir yıl önce hayatını birleştiren Cüneyt Özdemir, baba oldu. Mavi adını koyduğu küçük oğlu ile fotoğrafını Radikal’de okuyucularıyla paylaşan Özdemir, oğlunun doğum anında yaşadıklarını da kaleme aldı. Özdemir o anları şu sözlerle anlattı:

Sağlı sollu ameliyat odalarının olduğu bir koridorda yürüyoruz… Yanımda doktorumuz var, artık ağızlarımızda koruyucu maskeler de takılı. Bir tek gözlerimiz dışarıda kaldı. Birkaç doktor koridorda beyaz tahtalara siyah kalemlerle birazdan başlayacakları ameliyatın stratejisini çiziyorlar. Hemşireler, hastabakıcılar soğukkanlı bir şekilde odalara girip çıkıyor. Bütün kapılar sensörlü açılıp kapanıyor. Birazdan eşimin bulunduğu odaya giriyorum. Belinden aşağısı uyuşturulmuş. Aldığı sakinleştiricinin etkisiyle beni görünce gülümsüyor. Yanına oturup elini tutuyorum. Doktorlarla aramızda yeşil bir perde var. Ameliyat başlıyor. Birazdan doktorumuzun “Merhaba ufaklık” diyen sesini duyuyoruz. Perdenin arkasında bir şeyler oluyor. Derken bir anda doktor iki eliyle annesinin karnındaki bebeği çıkartıp havaya kaldırıyor, “Bakın kim geldi?” diyor.
Şaşkınlıkla bakıyoruz.
Ve başlıyoruz ağlamaya…
Hoş geldin Mavi!

 

OĞLUNA ‘MAVİ’ ADINI KOYDU

Gazeteci Cüneyt Özdemir ile Zeynep İnanoğlu’nun oğulları dün dünyaya geldi. 

Yapımcı Türker İnanoğlu ile Gülşen Bubikoğlu’nun kızı Zeynep ile evli olan Cüneyt Özdemir, oğlunun adını Mavi koydu. Çift bir yıl önce Paris Büyükelçiliği’nde nikah masasına oturmuştu.