5053873217 [email protected]

NÖBETÇİ NOTERLİK HİZMETİ BAŞLIYOR

Nöbetçi noterlik uygulamasının başlayacağı tarih belli oldu.

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, “Nöbetçi noterlik uygulamasını 6 Nisan itibarıyla başlatıyoruz” dedi.

HAFTA SONU İŞLEM YAPILABİLECEK

Uygulamanın başlamasıyla birlikte vatandaşlar artık cumartesi ve pazar günleri de noterde işlem yapabilecek.

THY BÜYÜK TAŞINMAYI BAŞLATIYOR

Türk Hava Yolları(THY), Atatürk Havalimanı’ndan İstanbul Havalimanı’na 6 Nisan tarihinde büyük taşınmanın gerçekleşeceğini duyurdu.


THY’nin Twitter adresinden yapılan açıklamada, “Büyük taşınma başlıyor. Değerli yolcularımız yeni evimiz İstanbul Havalimanı’na taşınmamız nedeniyle 6 Nisan 2019 saat 02.00 itibariyle Atatürk Havalimanı’ndaki tüm tarifeli uçuşlarımıza son veriyoruz. 6 Nisan 2019 saat 14.00 itibariyle Atatürk Havalimanı’ndan planlanmış tüm uçuşlarımızı İstanbul Havalimanı’ndan icra etmeye başlayacağız. Yeni evimizin heyecanını bizimle paylaştığınız ve göstermiş olduğunuz anlayış için teşekkür ederiz. İstanbul Havalimanı’nda görüşmek üzere” denildi.

MEYO MEZUNLARI YEDEK SUBAY OLABİLİR Mİ?

Milli Savunma Bakanı Akar, yeni askerlik sisteminin detaylarının bugün Milli Savunma Bakanlığı internet sayfasına konulacağını bildirdi.

Akar’ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle;

Kalıcı olmasına gayret gösterdik. Bazı aylarda ailelerin endişeye kapılmadan, gençlerimizi eğitimini mesleğini sürdürsün. Planlamalarını yapsınlar istedik. Geldiğimiz noktada bunun bir takım eksiklikler çıksa da modern, sürdürülebilir, silahlı kuvvetlerin ihtiyacını karşılayabilecek bir yere vardık.

Bedelli askerlik için başvuranlar 1 ay temel askerlik eğitimi alacak. Hem erbaş ve erler hem bedelli olanlar bir ay temel eğitim yapacak. Bunun sonunda bedelliye ayrılanların askerlikle ilişkisi kesilecek.

1 ay temel eğitime müteakip lise mezunu ve altı gençler 5 ay kıtada görev yapacak. Bunun sonunda erlere ‘kalmak ister misiniz’ diye soracağız.

Üniversite mezunları 2 ay temel, 10 ay kıta eğitimi yapacak. 2 yıllık meslek yüksekokulu mezunları da yedek subay olacak. İhtiyaçtan fazla bedelli başvurusu olursa kura çekilecek.

EKREM İMAMOĞLU KİMDİR?

Ekrem İmamoğlu, 1970te Trabzon’da doğdu. Trabzon Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nden mezun olarak yine İstanbul Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları ve Yönetimi bilim dalında Yüksek Lisans eğitimi aldı. 1992de inşaat ve taahhüt işleri yapan aile şirketinde iş hayatına başladı. Bu şirkette Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptı. Okul yıllarında amatör olarak futbol oynadı. Trabzonspor Futbol Kulübü, Trabzonspor Basketbol Kulübü ve Beylikdüzüspor Kulübü’nde yöneticilik yaptı. 2009’da CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı oldu. 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçildi. Beylikdüzü’nün sosyal ve kültürel hayatında etkin rol oynayan İmamoğlu, birçok sivil toplum kuruluşuna üyedir. Evli ve 3 çocuk babası olan İmamoğlu, 1991’den bu yana Beylikdüzü’nde yaşıyor.

İmamoğlu hedeflerini beş maddede sıraladı:

1-İstanbul’un ulaşım ve trafik sorununu çözmek.
2-İstanbul’daki kent yoksulluğu ile mücadele etmek ve pahalı yaşamı ucuzlatmak.
3-İstanbul’da doğru kentsel planlama ile çevre, imar ve deprem sorunlarını çözmek.
4-İstanbul’un işsizlik sorununu çözmek, yeni ekonomi ve yaratıcı endüstriler için İstanbul’u bir çekim merkezine dönüştürmek.
5-İstanbul’un yaşam kalitesini yükseltmek, kültür, sanat ve spor faaliyetlerini, İstanbul’un tamamına yaymak.

İMAMOĞLU HEDEFLERİNİ NASIL GERÇEKLEŞTİRECEK?
Hedeflerini açıkladıktan sonra bunları nasıl gerçekleştireceğine de değinen İmamoğlu, beş temel yönetim anlayışını açıkladı.

1-Kent Anayasası, toplumsal uzlaşmayla yazılan yeni bir mutabakat belgesi.
2-Kente özen ve insana saygıyla
3-Sürdürülebilirlik ve inovasyonla
4-Yaşam kalitesi önceliğiyle
5-Demokratik katılım ve ortak akılla

İMAMOĞLU’NUN VAATLERİ

İmamoğlu seçildiği zaman yönetim kadrosunda olacak vaatlerini de anlattı. İstanbullulara, yaptığı işi özenle yapan, herkesin hakkına saygıyla yaklaşan, sorumluluklarını bilen, kibirden arınmış, güler yüzlü, liyakat sahibi ve dinamik bir yönetim kadrosu vaat ettiğini belirten İmamoğlu, “Hangi partiden olursa olsun, ilçe belediye başkanlarının hepsiyle düzenli olarak, masada bir araya geleceğiz. Beraber sorunları tartışıp, beraber çözümler üretmeyi, artık İstanbul’u, İstanbullularla birlikte, İstanbul’dan yönetme iradesini göstereceğiz. Bu kent yerel demokraside dünyaya örnek olacak. Demokratik katılım sayesinde şehrin yaratıcı kapasitesini ziyan etmemeyi, farklılıkları bir zenginlik ve fırsat olarak gören bir anlayışı, bu ülkeye ve dünyaya göstermeyi vaat ediyorum. Bu ülkenin kurucu değerlerine, kültürüne ve kutsallarına saygı duyan, geçmişiyle barışık, geleceğe umutla bakan, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının emanet ettiği, cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkan bir anlayış vaat ediyorum. Ben bu kentin kaderinin bu kentte yaşayan insanlara, yani İstanbullulara, yani İstanbulluyum diyenlere yeniden verildiği bir anlayış vaat ediyorum. Ben bu hayal için adayım. Biliyorum ki bu hayal mümkün. Biliyorum ki İstanbul´u kat kat ileri götürmek mümkün. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan İstanbul’da, kadınların, çocukların, engellilerin ve her kesimden İstanbullunun kendini özgür,mutlu ve huzurlu hissettiği bir yönetim vaat ediyorum. Çevrenin ranta kurban edilmediği, demokrasi ve özgürlüklerin güvenliğe kurban edilmediği bir anlayış vaat ediyorum. Akla, bilime, sanata, teknolojiye ve eğitime önem veren bir yönetim anlayışı vaat ediyorum. Çoğulculuğu ve katılımcılığı kent anayasasının temel taşı kabul eden, yapboz anlayışıyla değil, uzun vadeli makro planlarla hareket eden bir yönetim anlayışı vaat ediyorum. Bu ülkenin kurucu değerlerine, kültürüne ve kutsallarına saygı duyan, geçmişiyle barışık, geleceğe umutla bakan, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının emanet ettiği, cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkan bir anlayış vaat ediyorum” dedi.

TÜRKİYE SENKRONİZE KAYAK MİLLİ TAKIMI DÜNYA ŞAMPİYONASI’NA HAZIRLANIYOR

Türkiye Kayak Federasyonu bünyesinde tam 17 yıl sonra oluşturulan ve tüm Türkiye’nin dikkatini çeken Senkronize Kayak Milli Takımı, Nisan 2019’da Amerika ASPEN’de düzenlenecek Dünya Şampiyonası için hazırlanmaya başladı.Milli Takım içerisinde; Ender Alkoçlar, Cem Hakko, Üstün Özbey, Mustafa Sandal, Doruk Kaya, Atakan Alaftargil, Arif Alaftargil, Doç. Dr. Fatih Kıyıcı, Metin Polat, Tunç Taşdemir ve Çetin Şirvani gibi önemli kayakçıların bulunması büyük ilgi yarattı.

Türkiye, 11 kişinin senkronize bir şekilde belirli bir koreografiye bağlı kalarak gerçekleştirdikleri Alp disiplini olan Senkronize Kayak branşında uzun yıllar sonra yeniden aktif rol almaya başlıyor.

17 yıl sonra oluşturulan Milli Takım, 11-13 Nisan 2019 tarihinde Amerika’nın Colorado eyaletindeki Aspen şehrinde düzenlenecek ve 3 farklı disiplinde gerçekleşecek Dünya Senkronize Kayak Şampiyonası’na katılmaya hazırlanıyor. Yoğun bir antrenman programına başlayan takım üyeleri The Stay Bosphorus’ta düzenlenen basın toplantısıyla basınla bir araya geldi.

6 Şubat tarihinde Kaya Uludağ Otel’de kampa girecek Türkiye Senkronize Kayak Milli Takım kadrosu; Ender Alkoçlar, Cem Hakko, Üstün Özbey, Mustafa Sandal, Doruk Kaya, Atakan Alaftargil, Arif Alaftargil, Doç. Dr. Fatih Kıyıcı, Metin Polat, Tunç Taşdemir ve Çetin Şirvani gibi isimlerden oluşuyor.

Senkronize Kayak Milli Takımı’nın, kayak sporunu geliştirme ve geleceğin kayak sporcularını yetiştirmeye yönelik hedefini bir kez daha ortaya koyduğunu ifade eden Türkiye Kayak Federasyonu Başkanı Ali Oto, “Türk spor kamuoyunun dikkatini kayak sporuna çekmek, kayak sporuna olan farkındalığı yükseltmek, sponsorluk çalışmaları gerçekleştiren kuruluşların ilgisini çekerek kar sporlarına kaynak yaratmayı amaçlıyoruz. Türkiye genelinde kayak sporlarına katılımı artırmak hedefiyle hayata geçirdiğimiz Senkronize Kayak Milli Takım projesine seçilen tüm sporcularımıza başarılar diliyorum” dedi.

Milli Takım Genel Direktörü Ender Alkoçlar:

Bayrağımızı ABD’de Dalgalandırmak Büyük Onur

“Doğa, kar, kayak; doğup büyüdüğüm denklem” diyen iş adamı Ender Alkoçlar, takımın direktörü. Alkoçlar, kayakla olan bağını ve yarışmanın kendisi için olan önemini “2 yaşından beri Uludağ’da doğada kaymaya başladım. 5 yaşında ilk birinciliğimi aldım ve senelerce yarıştım. Bu yaşımda hala performans kaymaya çalışıyorum ve Milli Takım’a çağırmaları çok mutluyum. Şanlı bayrağımızı kayak sporunda Amerika’da dalgalandıracak olmak ayrı bir mutluluk. Bu hislerin ticaretle, kariyerle bağlantısı yok, bu amatör spor ruhu. Hem ruh hem beden sağlığı için spor şart” sözleriyle anlattı.

Milli Takım Kaptanı Cem Hakko:

Milli Takımda Yer Almak Büyük Bir Gurur

Kayak sporuna gönül veren ve 3 yaşından bu yana kayakla iç içe olduğunu dile getiren Cem Hakko, “Üniversite yıllarımda uzun zaman Avrupa dağlarında çığ ekibinde çalıştım. Türkiye’de 15 sene boyunca Karadam Yarışları’nı organize ettim. Türkiye’ye Heliski’yi uzun çabalar sonunda lanse ettim. Dünya Kayak Şampiyonu Carole Montillet ve Cecile Magnin ile kişiye özel kayak tasarımları yapan CT SKIS adında bir marka yarattık. Kayakla doğmuş ve büyümüş biri olarak Milli Takım’da yer almaktan ve Milli formayı taşımaktan büyük onur duyuyorum” dedi.

Milli Takım Teknik Direktörü Üstün Özbey:

35 yıl sonra tekrar milli formayı giymek bir gurur

Zor doğa şartlarında kayakların, insanı; sağlıkla, mutlulukla başarıya taşıyan en sadık dostlar olduğunu belirten Üstün Özbey “Çocuk denecek yaşta Türkiye Şampiyonu oldum ve ilerleyen dönemlerde de yıllarca milli formayı giyerek ülkemizi dünyada temsil etme gururunu yaşadım. Kayak ve doğaya olan bağım özel hayatımda, iş hayatımda bana her zaman daha iyi, başarılı ve güzele ulaşmam için en büyük desteklerden biri olmuştur. 35 yıl sonra tekrar milli forma altında böyle güzide bir takımla olmanın mutluluğunu anlatmaya kelimeler pek yetmez sanırım” dedi.

Akademisyen, olimpik ve milli kayakçı Doç. Dr. Fatih Kıyıcı ise kayak sporunun öneminden “Kayak sadece bir spor değil ruh ve beden sağlığı için mükemmel bir araç olmakla birlikte, benim gibi doğu illerinde kar içinde yetişen çocukların dünyaya açılan beyaz kapısıdır” sözleriyle bahsetti.

Milli Takım kadrosunda yer alan Doruk Kaya, 30 yılı aşkın süredir Türkiye’de kayak sporunun gelişmesi adına yatırım yapan Kaya ailesinin kayakçı bir ferdi. Doruk Kaya bu yarışın kendisi için taşıdığı önemi, Türkiye’nin uluslararası yarışmalara Milli Takım seviyesinde katılımının farkındalığını arttırmak ve bundan sonraki yıllarda da yeni nesil kayakçılar ile sürekliliğini sağlamak adına büyük bir onur ve şeref ile Milli Takımda görev alıyorum” diye anlattı.

Erciyes Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi ve olimpik, milli kayakçı Dr. Metin Polat, kayak sporunu yaşam biçimi olarak tanımlıyor. Polat, “Böyle muhteşem bir organizasyonda bulunmaktan gurur duyuyorum. Benim için bir yaşam biçimi olan kayak sporunda uzun yıllar milli takım sporcusu ve sonrasında milli takım antrenörlüğü görevlerinde bulundum. Bu spora akademik yönde katkıda bulunmak için elimden geleni yapıyorum. Yıllar sonra ülkemi yeniden temsil etmek oldukça heyecan verici” dedi.

Mustafa Sandal: Sanatçı Olmasaydım Kayak Hocası Olurdum

7 yaşından bu yana her yıl 3 ay kayak yaptığını ve kayağın kendisi için bir yaşam biçimi olduğunu söyleyen Mustafa Sandal, “Sanatçı olmasaydım kayak hocası olurdum. İsviçre’de okuduğum 9 yıl boyunca her yıl okulun kayak takımıyla İsviçre, Avusturya ve İtalya Alplerinde kayak kamplarına katıldım. Bu iş bana büyük haz veriyor, hayalim çocuklara örnek milli bir kayakçı olmaktı ve bu hayalim gerçek oldu” dedi.

Senkronize Kayak Milli Takımı projesinin bir hayalden gerçeğe dönüştüğünü anlatan Çetin Şirvani, “Türk kayağının marka değerini arttırmak, dünya kayak endüstrisinde hak ettiği payı alması adına çalışmalar yapmak hep ilgi alanım içinde olmuştur. Türk kayağının dünya kayak endüstrisinde söz sahibi olabilmesinin tek yolu markalaşabilmesi ile mümkün olacaktır. Bu hedef ile çıktığım yolda Senkronize Kayak Milli takım konsepti, içeriği ve oluşturulan ekip profili ile Türk kayağı için büyük marka değeri taşımaktadır. Kayak sporu adına oluşturduğumuz bu algı ve farkındalığı yapacağımız işlerle daha da arttırmak, Türk kayağını uluslararası seviyeye marka değerini taşımak ve gelecek nesillere bu çalışmalar ile örnek olmak benim için gurur vericidir.” diye konuştu.

Milli Takım Sorumlusu olan ve 11 yıl aralıksız Milli Takım’da yarışan sporcu Tunç Taşdemir, “5 kez Türkiye şampiyonu oldum. 17 yıl sonra tekrar Milli formayı giyecek olmamın heyecanı tarif edilemez” dedi.

71 kez ülkemizi temsil etmiş Alp disiplini milli kayakçı Atakan Alaftargil ise “Türkiye’nin en yüksek yerleşim yeri olan Palandöken’de karda doğdum karda büyüdüm. Rahmetli babamızın kendisine koymuş olduğu hedefi ‘Bir gün benim çocuklarım bu kürsüye çıkacak Ay yıldızı ve beni gururla temsil edecekler demiş’ abim Arif Alaftargil 1998 Nagano, ben ise 2002 Salt Lake Kış Olimpiyatları’na katılarak hayatımızın en büyük gururunu yaşadık. Şu an başkanlığını yürüttüğüm Erzurum Kayak Kulübü ve tabii ki babamı en güzel şekilde temsil etmenin bize yaşattı duygu inanılmaz. Akademik hayatım, sporcu ve iş adamı kimliğim ile Türk kayağına hizmet etmekteyim. Senkronize Kayak Milli Takım ile birlikte en iyi şekilde ülkemizi yine gururla temsil edeceğim” diye konuştu. Bugüne kadar Türkiye’yi 188 kez temsil eden Arif Alaftargil de “Spor kariyerimde birçok yarışmaya katıldım, organizasyonlar gördüm, ülkemi defalarca uluslararası arenada ve olimpiyatlarda gururla temsil ettim. Ama hiçbir duygu şu anda yaşadığım heyecanın yerine geçemez. Harika bir ekip ile birlikte uzun zamandır hissetmeyi özlediğim takım ruhunu yaşıyorum.Bu örnek projede yer almak harika bir duygu” dedi.

Türkiye Kayak Federasyonu, sportif faaliyetin ön planda tutulduğu bu projede seçilen örnek takım kadrosu ile kayak sporunu geliştirme ve geleceğin kayak sporcularını yetiştirmeye yönelik misyonunu gösteriyor.

Senkronize Kayak Milli Takımı, geleceğin kayak şampiyonlarına manevi desteğini vermek ve spora olan tutkunun artmasına neden olacak tüm temelleri oluşturmayı hedefliyor. Takımın bir diğer amacını ise markalar ile oluşturduğu iş birliktelikleri ile geleceğin sporcularına maddi destek vermek ve Türkiye’nin farklı bölgelerindeki çocukları kamplarda buluşturarak, modern kayak tesisleriyle tanıştırmak oluşturuyor.

KAR GERİ GELİYOR

Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan son değerlendirmelere göre; ülke genelinin parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, İç Ege, Akdeniz, İç Anadolu, Karadeniz, Doğu ve Güneydoğu Anadolu ile Kırklareli ve Tekirdağ çevrelerinin yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

YOĞUN KAR YAĞIŞI UYARISI

Genellikle karla karışık yağmur ve kar, Akdeniz kıyıları, Orta ve Doğu Karadeniz’in kıyı kesimi ile Güneydoğu Anadolu’da yağmur ve sağanak şeklinde beklenen yağışların; Bolu, Düzce, Sakarya’nın güneydoğusu, Hakkari ve Şırnak’ın doğusu ile Van’ın güney ilçelerinde yoğun olacağı tahmin ediliyor.

Rüzgarın; Marmara, Kuzey ve Kıyı Ege ile akşam saatlerinden itibaren İç Anadolu’nun güneyi ve Akdeniz’in iç kesimlerinde kuzeyli yönlerden kuvvetli (40-70 km/sa) olarak esmesi bekleniyor. İç ve doğu kesimlerde buzlanma ve don olayı görüleceği tahmin ediliyor.

İSTANBUL’DA HAVA NASIL OLACAK?

İstanbul’da bugün havanın çok bulutlu, yağmur ve yer yer karla karışık yağmurlu olması bekleniyor.