5053873217 [email protected]

İRANLI AKTRİSİ KOLUNDAKİ DÖVMESİ ELE VERDİ

Ünlü İranlı aktris Taraneh Alidoosti kolundaki kadın gücünü sembolize eden dövme nedeniyle ülkede tartışmalara yol açtı. Tartışmalara sosyal medya üzerinden katılan Alidoosti feminist olduğunu söyledi.

İRANLI

KOLUNDAKİ DÖVME İRAN’I KARIŞTIRDI

Cannes Film Festivali’nde geçen ay en iyi senaryo ödülüne layık görülen Satıcı (The Salesman) adlı filmin başrol oyuncusu Taraneh Alidoosti kolundaki dövme nedeniyle İran’da tartışmalara neden oldu. Bu hafta içinde başkent Tahran’da filmle ilgili bir basın toplantısına katılan Alidoosti, mikrofona uzandığı sırada kolundaki kadın gücünü sembolize eden dövme ortaya çıktı. Dövmenin görüldüğü fotoğrafın yayımlanmasıyla da ülkede tartışma başladı. Kadın sembolünün ortasındaki sıkılmış yumruk, kadın gücünün simgesi olarak kabul ediliyor.
FEMİNİSTLİKLE SUÇLANDI

İran basınında çıkan bazı haberlerde fotoğrafın gerçeği yansıtıp yansıtmadığı tartışıldı, bazı gazeteler ise Alidoosti’yi feministlikle suçladı. İran’da aşırı muhafazakar din adamları ve onların yandaşları tarafından feministlik günah olarak değerlendiriliyor. Evli ve bir çocuk annesi olan Alidoosti, İran’da yasak olan kürtajı savunduğu için de eleştilere hedef olmuştu.
“EVET, FEMİNİSTİM”

Taraneh Alidoosti, sosyal medya üzerinden kendisi hakkındaki suçlamalara yanıt verdi. Alidoosti, Twitter üzerinden attığı mesajda şunları yazdı: “Sakin olun! Evet, ben bir feministim.” Alidoosti, yazdığı bir diğer mesajda ise feministliği şu sözlerle tanımladı: “Bir feminist, cinsiyetler arasında sosyal, siyasi ve ekonomik eşitliğe inanan kişidir.”

Bir Twitter kullanıcısı ise Alidoosti’ye verdiği yanıtta “Sakin ol! Yarın (Tahran’daki) Evin hapishanesine gireceksin” dedi. Alidoosti, bu mesaja yanıt olarak twitter üzerinden çok sayıda gülen yüz sembolü gönderdi.

Alidoosti, İran’da sosyal medyanın da yıldızı olarak tanınıyor. Aktrisin sadece Instagram hesabını 2,6 milyon kişi takip ediyor.

ÖDÜLLÜ FİLM

Taraneh Alidoosti, İranlı yönetmen Asghar Ferhadi’nin geçen ay Cannes Film Festivali’nde gösterilen Satıcı adlı filminde rol aldı. Ferhadi Festival’de en iyi senaryo ödülüne layık görüldü. Filmin başrol oyuncularından Şahap Hüseyni ise en iyi erkek oyuncu ödülünün sahibi oldu.

HALUK BİLGİNER İNGİLİZ DİZİSİ İLE EKRANA DÖNÜYOR

Haluk Bilginer İngiliz dizisi ‘New Blood’la ekranda

Usta oyuncu Haluk Bilginer’in genç yıldızlar Ben Tavassoli ve Mark Strepan ile birlikte rol aldığı “New Blood” dizisinin fragmanı önceki gün ilk kez ekrana geldi. İngiliz kanalı BBC One’da yayınlanacak dizinin ilk bölümü 2 Haziran’da ekrana gelecek.

HALUK
Dizinin 7 bölümlük ilk sezonunda Bilginer, John Malik rolüyle izleyici karşısına çıkacak. Ünlü oyuncu dizinin son iki bölümünde yer alacak. Polisiye türündeki dizi, iki genç polisin suçlulara karşı verdiği zorlu mücadeleyi anlatacak. Bilginer de dizide yasadışı işlerle uğraşan bir adamı canlandıracak.

Bilginer, bu dizinin dışında Morgan Freeman’la rol aldığı “Ben-Hur” filmiyle Hollywood’da boy gösterecek. Film, 19 Ağustos’ta vizyona girecek.

FERZAN ÖZPETEK RÜYA KADRO İLE İSTANBUL KIRMIZISI’NI ÇEKİYOR

Yönetmen Ferzan Özpetek’in yeni filmi ‘İstanbul Kırmızısı’nın basın toplantası, oyuncular Nejat İşler, Halit Ergenç, Mehmet Günsür ve Tuba Büyüküstün’ün katılımıyla önceki gün Büyükada Splendid Palace Otel’de gerçekleşti.

İSTANBUL KIRMIZISI FERZAN

İlk kez Türk filmi yaptığı için çok heyecanlı olduğunu belirten Özpetek, bu güçlü kadroyu nasıl oluşturduğu sorularına şu yanıtı verdi:

“Kadroyu oluştururken şanslıydım, çünkü cahildim. Yurt dışında yaşadığımdan, çok hakim değildim buradaki oyunculara. Mesela Tuba’nın meşhur olduğunu biliyordum ama böyle bir star olduğunu bilmiyordum.

Mehmet ile 20 yıl önce ‘Hamam’ filminde çalışmıştık. Bir masada ondan bahsedilirken kızlar çığlık atınca ne kadar ünlü olduğunu anladım.”

Geçirdiği hastalık sonrası 3 yıllık aradan sonra bu filmle setlere dönen Nejat İşler, “Kafası karışık birini oynuyorum, her zamanki gibi yani. Değişik” dedi.

 

 

TÜRK OYUNCU GAME OF THRONES’DAN AYRILDI

Tamer Hassan’ın, dünyanın konuştuğu “Game of Thrones” dizisindeki ömrü sadece 4 bölüm sürdü.

Türk Oyuncu Tamer Hassan, Game of Thrones’a Veda Etti!
Hollywood yıldızı Tamer Hassan, dünyanın en çok izlenen dizisi “Game of Thrones”ta 4 bölüm rol alabildi.

YAKILARAK DİZİYE VEDA ETTİ

“Dothraki” lideri ‘Kral Forzo’ karakterini canlandıran oyuncu, son bölümde ‘Emilia Clarke’ın hayat verdiği ‘Khalesi’nin gazabına uğradı ve yakılarak diziye veda etti.

EUROVISION”U TÜRKÇE ŞARKI KAZANDI

Eurovision Birincisi Ukrayna Oldu! Şarkının Nakaratı Türkçe’ydi 

Ukrayna’yı Eurovision şarkı yarışmasında ‘1944’ şarkısı ile temsil eden Kırımlı Jamala, zafere ulaştı. Şarkının nakaratı Türkçe sözlerden oluşuyordu.

Ukrayna’yı Eurovision şarkı yarışmasında ‘1944’ şarkısı ile temsil eden Kırımlı Jamala, 534 puan olarak birinci oldu. Jamala, şarkısında yaklaşık 200 bin Kırımlı Tatarın 18 Mayıs 1944 tarihinde, Ruslar tarafından yurtlarından sürgün edilişini anlatıyor.
Bu yıl İsveç’in başkenti Stockholm’de 61.’si düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışmasının sonuçları şu şekilde:
1- Ukrayna 534 puan
2- Avusturya 511 puan
3- Rusya 491 puan
4- Bulgaristan 307 puan
5- İsveç 261 puan
6- Fransa 257 puan
7- Ermenistan 249 puan
8- Polonya 229 puan
9- Litvanya 200 puan
10- Belçika 181 puan
11- Hollanda 153 puan

12- Malta 153 puan
13- Avusturya 151 puan
14- İsrail 135 puan
15- Letonya 132 puan
16- İtalya 124 puan
17- Azerbaycan 117 puan
18- Sırbistan 115 puan
19- Macaristan 108 puan
20- Gürcistan 104 puan
21- Kıbrıs 96 puan
22- İspanya 77 puan
23- Hırvatistan 73 puan
24- Birleşik Krallık 62 puan
25- Çek Cumhuriyeti 41 puan
26- Almanya 11 puan
ŞARKININ NAKARATI TÜRKÇE’YDİ
Jamala’nın ‘1944’ isimli şarkısının nakarat kısmında, Kırım Türkçesi ile “Yaşlığıma toyamadım, Men bu yerde yaşamadım” ifadeleri yer alıyor. İkinci Dünya Savaşı sırasında, Josef Stalin’in emriyle Sovyet hükümeti, Almanlarla işbirliği yaptıkları suçlamasıyla Kırımlı Tatarlar hakkında sürgün kararı almıştı. 18 Mayıs 1944 yılında başlayan sürgünle yaklaşık 200 bin Kırımlı Tatar, Özbekistan, Kazakistan ve Sovyetler Birliği’nin diğer bölgelerine sürgün edilmişti.

KAVUK YENİ SAHİBİNDE

İsmail Hakkı Dümbüllü’nün kavuğu, Beyoğlu’ndaki Ses Tiyatrosu’nda düzenlenen törenle Ferhan Şensoy’dan oyuncu Rasim Öztekin’e devredildi. Öztekin, Hasan Efendi’den günümüze gelen ve 27 yıldır Şensoy’da olan kavuğun beşinci sahibi oldu.

Orta oyunu ve Tulûat (doğaçlama) sanatçısı İsmail Hakkı Dümbüllü, ustası Kel Hasan’dan devraldığı kavuğu, 1968’de oyuncu Münir Özkul’a devretmişti. Münir Özkul tarafından 1989’da Ortaoyuncular Tiyatro Topluluğu’nun kurucusu Ferhan Şensoy’a devredilen kavuğun, Şensoy tarafından kime devredeceği yıllardır merakla bekleniyordu. Ünlü kavuğu 27 yıl önce devralan Şensoy, kavuğu törenle oyuncu Rasim Öztekin’e devretti. Tören anında duygusal anlar yaşayan ikilinin heyecanına salonda bulunan coşkulu kalabalık alkışlarla ortak oldu. Öztekin, kavuğu aldıktan sonra Şensoy’un elini öptü ve gözyaşlarına hakim olamadı.

 

Kavuğun 100 yılı aşkın süredir Ses Tiyatrosu’ndan çıkmadığını vurgulayan Ferhan Şensoy, “Kavuğun sahibi Hasan Efendi’den başlayarak İsmail Dümbüllü, Münir Özkul, ben ve Rasim Öztekin, Ses Tiyatrosu’nda oynadık. Kavuk, 100 yılı aşkın süredir Ses Tiyatrosu’ndan çıkmamış. Kavuk, Ses Tiyatrosu’nu seviyor.

kavuk

Bana emanet edilen bu kavuğu Rasim Öztekin’e devretmekten gurur duyuyorum.” diye konuştu. Öztekin, kavuğun içine kavuğu devredemediği takdirde okunması için bir mektup da bırakan Şensoy’un yazdığı satırları da okudu: “Öldüğümde bu kavuk henüz devredilmemiş. Burada böyle boynu bükük duruyorsa. O gün Ortaoyuncular kadrosunda bulunan bütün oyuncular, bu kavuğu devretmekle yetkili jüridir. Layık gördükleri birinin başına takarlar. Bu aralarından biri de olabilir. Dileğim odur ki ‘Niçin şu değil de bu kavuklu oldu’ diye tartışılmasın. Asıl olan kavuk geleneğinin sürüp gitmesidir. Yeni kavuklunuz uğurlu olsun.”

‘USTALAR BENİM KONSERVATUVARIM OLDU’

Kariyerinde Beyoğlu’nun çok önemi olduğunun altını çizen Öztekin, konservatuvar adını verdiği usta tiyatrocuların kariyerindeki önemini ise şu sözlerle anlattı: “Beyoğlu’nda gezerken kendime bir okul buldum. Orada dünyaya bakışı öğrendim. Dünyayı yorumlamayı öğrendim. Bakış açılarını öğrendim. Yıllar sonra Beyoğlu’nda gezerken Küçük Sahne’de bir usta buldum kendime. Orada bir sürü usta Başöğretmenim Ferhan Şensoy olmak üzere benim konservatuvarım oldu. Benim konservatuvarlarım Zeliha Berksoy ile başlayıp Erol Günaydın’la devam eden Münir Özkul ile süren Tuncel Kurtiz ile devam eden Derya Baykal ile süren. Bunlar hepsi benim konservatuvarım oldu. Ben onlardan mezun oldum. Bugün de ben geleneksel ve batıyı birleştiren tiyatrodan bu kavukla ustamdan beratımı almış olarak kabul ediyorum.”

YENİ KUŞAKTAN KAVUKLU ADAYI YOK

İnsanlar tarafından dizilerle değil tiyatro ile tanındığını vurgulayan Öztekin, “Hepimiz dizi yapıyoruz, televizyonda yer alıyoruz. Ama ben diziyle popüler olmadım. Ben tiyatro ile popüler oldum. Tiyatro oynayarak insanlar beni tanıdı. İlk başlarda çocuktum, ondan sonra o adam oldum. Sonra Rasim, sonra Öztekin derken popüler oldum. Diziyle meşhur olunca sadece aylık bir meşhurluğun var. Sonra bir anda yoksun. Dolayısıyla kalıcı arkadaşlar gerekiyor. Ben kavuğu çok çabuk devretmek isterim. Bu gelenek sürsün ve gerçekten bir gelenek haline gelsin. Bunu layık olana çabuk devrettiğim sürece bu gelenek sürecektir. Bu müzeye gittiğinde bu kavuğun hiçbir anlamı kalmayacak. Dolayısıyla bu geleneğin mutlaka sürmesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.

Kavuğun Rasim Öztekin’den sonra müzeye gitmemesi gerektiğini söyleyen Ferhan Şensoy da, “Bizden sonra gelen kuşaklarda benim aklıma gelen bir kavuklu adayı yok.” dedi. Yeni kuşağın tiyatroya pek yüz vermediğini belirten Şensoy, “Onlar dizilerde ve reklamlarda oynamak istiyorlar. Arkamızdan gelen bir ordu yok. Tiyatro her gün daha küçülüyor. İzleyici sayısı 15 yıldır muntazam azalıyor. Tiyatro çok cazip bir iş değildir. Tiyatroculuk yeni kuşaklara cazip gelmiyor. İzleyici de kopmuş durumda. Türk tiyatrosunun durumu gerçekten zor. Oradan kavuklu çıkar mı çıkmaz mı bilemiyoruz. Gönlümüz biri çıksın da Rasim de ona devretsin gelenek sürsün ister. Ancak, bu konuda çok umutlu değiliz” diye konuştu.

Törende Ferhan Şensoy, Tuncel Kurtiz, Baykal Kent ve Rasim Öztekin’in 2000 yılında oynadığı “Çok Tuhaf Soruşturma” isimli oyundan bir bölüm videodan yayınladı. Oyunun kısa bir bölümünü de Şensoy ile Öztekin sahnede sergiledi. Usta oyuncuları, Ahmet Kural, Murat Cemcir, Aydın Boysan, Birol Güven, Derya Baykal, Pelin Öztekin, Zeliha Berksoy, Mete Horozoğlu ve Ulvi Alacakaptan gibi ünlü isimler de yalnız bırakmadı.