Ekrem İmamoğlu, 1970te Trabzon’da doğdu. Trabzon Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü’nden mezun olarak yine İstanbul Üniversitesi’nde İnsan Kaynakları ve Yönetimi bilim dalında Yüksek Lisans eğitimi aldı. 1992
de inşaat ve taahhüt işleri yapan aile şirketinde iş hayatına başladı. Bu şirkette Yönetim Kurulu Başkanlığı yaptı. Okul yıllarında amatör olarak futbol oynadı. Trabzonspor Futbol Kulübü, Trabzonspor Basketbol Kulübü ve Beylikdüzüspor Kulübü’nde yöneticilik yaptı. 2009’da CHP Beylikdüzü İlçe Başkanı oldu. 30 Mart 2014 Yerel Seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Başkanı seçildi. Beylikdüzü’nün sosyal ve kültürel hayatında etkin rol oynayan İmamoğlu, birçok sivil toplum kuruluşuna üyedir. Evli ve 3 çocuk babası olan İmamoğlu, 1991’den bu yana Beylikdüzü’nde yaşıyor.
İmamoğlu hedeflerini beş maddede sıraladı:
1-İstanbul’un ulaşım ve trafik sorununu çözmek.
2-İstanbul’daki kent yoksulluğu ile mücadele etmek ve pahalı yaşamı ucuzlatmak.
3-İstanbul’da doğru kentsel planlama ile çevre, imar ve deprem sorunlarını çözmek.
4-İstanbul’un işsizlik sorununu çözmek, yeni ekonomi ve yaratıcı endüstriler için İstanbul’u bir çekim merkezine dönüştürmek.
5-İstanbul’un yaşam kalitesini yükseltmek, kültür, sanat ve spor faaliyetlerini, İstanbul’un tamamına yaymak.
İMAMOĞLU HEDEFLERİNİ NASIL GERÇEKLEŞTİRECEK?
Hedeflerini açıkladıktan sonra bunları nasıl gerçekleştireceğine de değinen İmamoğlu, beş temel yönetim anlayışını açıkladı.
1-Kent Anayasası, toplumsal uzlaşmayla yazılan yeni bir mutabakat belgesi.
2-Kente özen ve insana saygıyla
3-Sürdürülebilirlik ve inovasyonla
4-Yaşam kalitesi önceliğiyle
5-Demokratik katılım ve ortak akılla
İMAMOĞLU’NUN VAATLERİ
İmamoğlu seçildiği zaman yönetim kadrosunda olacak vaatlerini de anlattı. İstanbullulara, yaptığı işi özenle yapan, herkesin hakkına saygıyla yaklaşan, sorumluluklarını bilen, kibirden arınmış, güler yüzlü, liyakat sahibi ve dinamik bir yönetim kadrosu vaat ettiğini belirten İmamoğlu, “Hangi partiden olursa olsun, ilçe belediye başkanlarının hepsiyle düzenli olarak, masada bir araya geleceğiz. Beraber sorunları tartışıp, beraber çözümler üretmeyi, artık İstanbul’u, İstanbullularla birlikte, İstanbul’dan yönetme iradesini göstereceğiz. Bu kent yerel demokraside dünyaya örnek olacak. Demokratik katılım sayesinde şehrin yaratıcı kapasitesini ziyan etmemeyi, farklılıkları bir zenginlik ve fırsat olarak gören bir anlayışı, bu ülkeye ve dünyaya göstermeyi vaat ediyorum. Bu ülkenin kurucu değerlerine, kültürüne ve kutsallarına saygı duyan, geçmişiyle barışık, geleceğe umutla bakan, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının emanet ettiği, cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkan bir anlayış vaat ediyorum. Ben bu kentin kaderinin bu kentte yaşayan insanlara, yani İstanbullulara, yani İstanbulluyum diyenlere yeniden verildiği bir anlayış vaat ediyorum. Ben bu hayal için adayım. Biliyorum ki bu hayal mümkün. Biliyorum ki İstanbul´u kat kat ileri götürmek mümkün. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan İstanbul’da, kadınların, çocukların, engellilerin ve her kesimden İstanbullunun kendini özgür,mutlu ve huzurlu hissettiği bir yönetim vaat ediyorum. Çevrenin ranta kurban edilmediği, demokrasi ve özgürlüklerin güvenliğe kurban edilmediği bir anlayış vaat ediyorum. Akla, bilime, sanata, teknolojiye ve eğitime önem veren bir yönetim anlayışı vaat ediyorum. Çoğulculuğu ve katılımcılığı kent anayasasının temel taşı kabul eden, yapboz anlayışıyla değil, uzun vadeli makro planlarla hareket eden bir yönetim anlayışı vaat ediyorum. Bu ülkenin kurucu değerlerine, kültürüne ve kutsallarına saygı duyan, geçmişiyle barışık, geleceğe umutla bakan, ülkemizin kurucusu ve kurtarıcısı Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarının emanet ettiği, cumhuriyete ve demokrasiye sahip çıkan bir anlayış vaat ediyorum” dedi.