Afife, Seyahatname, Güldesten gibi birçok önemli sahne eserinin koreografisini yapan ve son dönemde büyük ilgi çeken Alice Müzikali ile adından söz ettirmeye devam eden ünlü koreograf Beyhan Murphy, Anjelika Akbar ile Sesler programının konuğu oldu. Başarılı isim, koreograf olma sürecinden Alice Müzikali’nin ortaya çıkışına kadar birçok konuda samimi açıklamalarda bulundu.
Ünlü besteci ve piyanist Anjelika Akbar, her hafta kültür, sanat ve iş dünyasından önemli isimleri programında ağırlamaya devam ediyor. Cumartesi günleri saat 16.00’da TRT-2 ekranında yayınlanan Anjelika Akbar ile Sesler’in bu haftaki konuğu, ünlü koreograf Beyhan Murphy oldu.
Anjelika Akbar’ın kendisine ait ‘’Tek Kişilik Tango’’ bestesiyle açılışını yaptığı programda Beyhan Murphy merak edilenleri yanıtladı.
‘’Serenay’a senden çok güzel Alice olur dedim’’
Son dönemde büyük ilgi çeken Alice Müzikali’nin koreograflığını yapan Beyhan Murphy projenin kendisinden çıktığını söyledi.
Proje sürecini ‘’Fikir benden çıktı. Seranay Sarıkaya ile Fi dizisinde çalışmıştık. Serenay da ‘’Bir şey yapsak mı birlikte?’’ dedi. Sonra buluştuk, konuştuk hem Ayşe Barım’la hem Serenay’la. Bir yerden Alice geldi aklıma. Senden çok güzel Alice olur dedim Serenay’a. Hakikaten de öyle. Oradan yola çıktık ve yaptık.’’ diyen başarılı isim, çok iyi bir ekibi olduğunu dile getirdi.
Projeye başlarken ekipte yer alan oyunculardan Seranay Sarıkaya’nın dışında kimseyi tanımadığını ifade eden Murphy ‘’Ama ben bu durumu hiçbir zaman problem etmiyorum, alışkınım. Salona girdiğimiz zaman orada kimlikler dışarıda kalıyor. Orada insanın duru olarak, kendisi olması gerekiyor. Ben de çok kişiyle çalıştım. Direkt onların gönlünde iç kimliklerini tarif ediyorum. Ne kadar tanınmış oldukları, dışardaki kimlikleri pek bir şey ifade etmiyor. İş çok kıymetli, o an çok kıymetli. Herkesin kabiliyeti kendine ve özel ama herkes eşit.’’ dedi.
Çalışma sırasında tecrübelerinden yola çıkarak hangi oyuncuyla nasıl bir metotla çalışacağını kestirebildiğini söyleyen başarılı koreograf ‘’Kimi zorlayabilirim kimi zorlamamalıyım diye düşünüyorum. Doğru dozda olması gerekiyor tüm bunların. Bazı insan baskıdan hoşlanıyor. Bazısı teşvik seviyor. Onu da tecrübeden anlıyorsun. Şerbetinin doğru dozda verdiğiniz zaman güzel bir şekilde geri geliyor. ‘’ dedi.
‘’İlk birkaç denemem kötüydü’’
Londra Çağdaş Sanatlar Okulu’nda eğitim gören Beyhan Murphy koreograflık seçimini ve sürecini ‘’Gençtim dans etmek istiyordum ama daha çok koreografiye devam ettim ve orda bir kulvar buldum kendime. Sırtımda problemler oldu ben de o tarafa doğru kök saldım.’’ diyerek anlattı.
Ünlü koreograf, eğitim almaya başladığı ilk zamanlardaki denemelerini ise ‘’Londra Çağdaş Sanatlar Okulu’nda birinci sınıftan itibaren koreograf olmak isteyenlere özel dersler vardı. Herkes bir şeyler deniyordu. İlk birkaç denemem çok kötüydü. 18-19 yaşındayım. Son senemde bir parça yaptım. Bir beyefendi yanıma geldi ve ‘’Galler’de yeni bir kumpanya kuruldu. Çalışmanızı çok beğendim. Bize bir eser yapar mısın?’ dedi. 20 yaşında, bir anda koreograflık teklifiyle karşılaştım. İlk profesyonel işim oydu.’’ şeklinde ifade etti.