ALERJİ, ÇOCUĞU OKULDA BAŞARISIZ YAPIYOR

Sağlık

8-14 Nisan Dünya Alerji Haftası. Bahar mevsiminin gelmesiyle birlikte herkesin içindeki huzur ve enerji ortaya çıkıyor ancak bir de alerjik bünyeler var. Avrupa Birliği Küresel Sağlık Durum Raporu’na göre Avrupa’da 10 yaşından küçük her 4 çocuktan biri alerjik hastalıklardan etkileniyor.

En çok 0-5 yaş arası çocukları etkileyen alerjiye; evdeki tozlar, uzun tüylü halılar, peluş oyuncaklar ve polenler neden olabiliyor. Polen alerjisi olanlar için bahar mevsimi ile aynı zamanda sıkıntılı günler de başlayabiliyor. Liv Hospital Çocuk Göğüs Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Akçay, özellikle çocuklarda baharın gelmesiyle alerjik nezlenin hafife alınmaması gerektiğini söylüyor.

Polenler alerjiyi artırıyor

Bahar mevsimi alerjik hastalığı olan çocuklarda hastalığın teşhisini sağlayabilir. Liv Hospital Çocuk Göğüs Hastalıkları ve Alerji Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Akçay, özellikle çocuklarda baharın gelmesiyle alerjik nezlenin hafife alınmaması gerektiğini söylüyor. Akçay, “Peş peşe hapşırmalar, nezle, gözlerde kaşınma ve sulanma, burun ve boğaz kaşınması, sık sık burun silinmesi ve tıkanması çocuklarda bahar mevsiminde oluyorsa ya da daha da artıyorsa alerjik nezle veya göz alerjisi olabilir. Alerji testlerinin doğru teknikle yapılması, yorumlanması, ciltten alerji testlerinin de çocuk alerji uzmanları tarafından yapılması önemli” diyor.

Bahar mevsiminde öksürük, nefes sıkışması ve göğüste nefes sıkışmaları olmaya başlamışsa çocuğunuzda astım olabileceğinin işaretleridir. Bahar mevsiminde ortaya çıkan polenler bu belirtilerin ortaya çımasına neden olur. Bu da çocuklarda olan ve henüz teşhis konulmamış astım ve alerjik nezle gibi alerjik hastalıkların teşhis konulmasını sağlar.

Alerjiyi önemsememek büyük hata olur

Alerjik nezle sadece hapşırma, burun kaşınması ve gözlerde kaşınma yapıp geçiyor diye önemsememek büyük hata olur. Çünkü alerjik nezleli çocukların çoğunda birlikte astım da vardır. Ayrıca her beş çocuktan birinde astım gelişebilir. Alerjik nezlenin astıma ilerlememesi için önceden tedavi yapılması çok önemlidir. Alerjik nezle burun tıkanması yaparak gece uyku kalitesini bozar ve uykunun kaliteli olmaması sonucu sabah yorgun bir şekilde güne başlanmasına neden olur. Okul başarısı bu yüzden etkilenir. Çocuktaki sık sık nezle ve burun çekme sonucu sınıftaki ders başarısı etkilenebilir. Sosyal yönden de çocukta sıkıntıya neden olabilir. Ayrıca kulak iltihabına ve sinüzite neden olabilir. Alerjik nezleli bir çocuğun sinüsleri iltihaplanmaya eğilimli bir hale gelmektedir. Geniz etinde büyümeye neden olur.

Alerji testini çocuk alerji uzmanı yapmalı

Geniz eti büyümesi çocukta burun tıkanmasının artmasına ve kolay sinüzit, kulak iltihabı olmasına ve kulakta sıvı birikmesine nede olmaktadır. Burun tıkanıklığı sonucu ağız açık kaldığı için dişlerde de çürümelere neden olabilmektedir. Sonuç olarak alerjik nezleyi hafife almamak gerekir. Alerjik nezle ve göz alerjisinin teşhisi ise çocuk alerji bölümlerinde yapılan ciltten alerji testi ve bazı testler ile konulabilmektedir. Alerji testlerinin doğru teknikle yapılması, yorumlanması, çapraz reaksiyonların değerlendirilebilmesi, muayene ile birlikte teşhis konulması için önemlidir. Ayrıca tedavide seçilecek yöntemin belirlenmesi ve immunoterapi denilen aşı tedavisi kararı için çok önemlidir. Bu sebeplerden ciltten alerji testlerinin çocuk alerji uzmanlarınca yapılması çok önemlidir. Kandan yapılan alerji testleri ciltten yapılan alerji testlerine göre değeri düşüktür. Bu sebepten ciltten yapılan alerji testleri tercih edilmektedir.

Polenler alerjiyi tetikliyor

Astım hastalığı polen alerjisine bağlı bir çocukta da polenler tetikleme yapar ve öksürük, nefes sıkışması ve göğüste hırıltı yapabilir. Bu sebepten bahar mevsimi astımı olan çocukların teşhisine de yardımcı olmaktadır. Astım hastalığının teşhisinin konulması çocuklarda çok önemlidir. Çocuklarda astım teşhisinin erken konulmasıyla akciğerlerde hasar gelişmeden tedavi edilmesi sağlanabilir. İmmunoterapi denilen aşı tedavisi ile de astım hastalığı olan çocukların hayat kalitesi artırılabilir. Astım teşhisi solunum fonksiyon testleri, ciltten alerji testleri ve bazı kan testleri ile konulabilmektedir. Astım teşhisinin doğru konulması çok önemlidir. Yanlış teşhis gereksiz birçok ilacın uzun süre konulmasına neden olabileceği gibi astım teşhisin atlanması da çocuğun hastalığının ilerlemesine ve akciğerlerde hasar gelişmesine neden olabilmektedir. Astım teşhisinin doğru konulması için çocuk alerji uzmanlarına başvurmakta fayda var.

Bahar çocuk için şans olabilir

Bahar mevsiminde ortaya çıkan polenler astım ve alerjik nezle gibi alerjik hastalıkların belirtilerini ortaya koyabilir. Bu belirtiler önemsenirse alerjik hastalıkların teşhisi sağlanabilir. Erken teşhis alerjik hastalıkların ilerlemeden tedavi edilebilmesi bakımından önemli olduğundan, bahar mevsimi aynı zamanda çocuklar için bir şans olarak görülebilir.

KANSER HAFTASINDA, ÜCRETSİZ KANSER TARAMASI

Sağlık

Beşiktaş Belediyesi, “BİLİYORUM!” projesi ile kanserle mücadeleye destek veriyor. Proje kapsamında 10 bin Beşiktaş kentlisi Liv Hospital’da ücretsiz kanser taraması yaptırabilecek.

Meme, akciğer, kolon, rahim ağzı ve prostat kanserleri için tarama yapılacak olan kampanya, 21. yüzyılın en büyük tehditlerinden kansere karşı farkındalık yaratarak erken teşhisin önemine bir kez daha dikkat çekmeyi hedefliyor.

Projenin başlangıcı olarak seçilen 1 Nisan tarihi, aynı zamanda Kanser Haftası’nın da başlangıcı. Temmuz ayı sonuna kadar sürecek olan “BİLİYORUM!” projesinde ücretsiz kanser taramasından yararlanmak isteyenlerin Beşiktaş Belediyesi’nin 444 44 55 numaralı çağrı merkezini arayarak randevu almaları gerekiyor.

Beşiktaş Belediye Başkanı İsmail Ünal, sloganı “Kendim için, sevdiklerim için, gelecek için kansere karşı önlemimi alacağım. Çünkü, hayat güzeldir” olan projenin tanıtım toplantısında, “BİLİYORUM” projesinin insana verilen önemi yansıtan ve sağlık sektörü için deörnek teşkil eden bir proje olduğunu söyledi.

Günümüzde kanserin insanları daha çok yakaladığını söyleyen Liv Hospital Genel Müdürü Meri İstiroti, projenin özel sağlık sektöründe daha önce örneği görülmemiş bir proje olduğunu, 4 ay içinde en sık görülen kanser türlerinden kolon, akciğer, meme, prostat ve rahimağzı kanserleri için 10 bin kişiye tarama yapılacağını aktardı.

Erken teşhisin hayati önem taşıdığıbir hastalık olan kansere karşı, proje taramaya insanları teşvik etmek ve erken teşhisin hayat kurtardığı gerçeğine dikkat çekmek amacıyla düzenleniyor. Önlenebilir bir hastalık olan kanser, erken tanıyla tamamen tedavi edilebiliyor. Günümüzde her 8 kadından biri meme, her 10 kişiden biri kolon ve her 13 kişiden biri akciğer kanserine yakalanıyor.

MUCİZE BESİN ENGİNAR!

Sağlık

Son yıllarda yapılan birçok çalışmada sayısız faydası olduğu anlaşılan enginar, özelikle anneler tarafından çocuklarına mutlaka yedirilmesi gereken, olmazsa olmaz bir sebze olarak algılanıyor.

Hatta yılda bir kere 40 günlük enginar kürü yapanlara her geçen gün daha çok rastlanıyor. 40 gün üst üste enginar yiyerek yapılan enginar kürünün amacı; karaciğeri güçlendirmek. Çünkü enginar yapısında bulunan antioksidanların yardımıyla, vücudumuzdaki birçok toksin maddeyi uzaklaştırır, karaciğeri güçlendirir. Toksin madde uzaklaştırmak için 40 gün üst üste enginar yemek ne kadar etkili bilinmez ama, en son The Univerity of Reading de yapılan bir araştırmada çıkan sonuçlar enginarın tahtını güçleniyor.

Beslenme ve Diyet Uzmanı Nil Şahin Gürhan enginarın faydalarını şöyle anlatıyor:

1- Enginarın yüksek miktarda antioksidan içerdiği doğrulanıyor. Enginarın içeriğinde bulunan quersetin ve rutin isimli antioksidanlar kansere karşı vücudumuzu koruduğu gibi aynı zamanda da kalbi güçlendiren özellik gösteriyor.

2- Enginarda bulunan cyanic asit adlı madde kötü kolesterolü düşürüyor ve iyi kolesterolün salgılanmasını arttırıyor. Bu da kalp damar sağlığı için ilaç niteliğinde bir fayda demek.

3- Enginarda bulunan yüksek oranda lif yapısı kan şekerinin dengelenmesinde etkilidir. Şeker hastaları için zeytinyağlı veya etli yapılmış enginar yemeği, beslenme kalitesini çok güçlendirir. Şeker kontrolünde pozitif etki gösterir.

4- Enginarın karaciğeri güçlendirdiği savı, yeni çalışmalarda da doğrulanıyor.

5- Enginar yüksek tansiyona karşıda vücudumuzu güçlendiriyor. Enginarın yapısında bulunan potasyum minerali vücutta bulunan sodyum- potasyum dengesinde etkili olup, tansiyonun normal seviyelere gelmesinde etki ettiği saptanmış.

Enginardan en büyük faydayı sağlamak için; mevsiminde öğlen veya akşam yemeğinde tüketmeliyiz. Zeytinyağlı enginara ilave edilen; havuç+ patates+ bezelye içeren garnitür besin değerini ve lezzetini arttırır. Ayrıca kuşbaşı etli bir garnitür hazırlayıp, etli enginar yapıp, ana yemek olarak da tüketebilirsiniz. Enginarın kabuğunu soymadan yapılan enginar dolması da Türk yemeği klasiklerimizden biridir. Enginarı salata şeklinde de tüketebiliriz.

İLK GÜNDEN KİLO VERDİREN ÇAYI YAPMAK ÇOK KOLAY!

Sağlık

Kilo vermek için sadece beslenmeyi düzene koymak her zaman  işe yaramayabiliyor. Yapılan diyetlerin bitkilerle ya da sporla takviye etmek gerekiyor

Metabolizmayı hızlandırmak için bütün dünyada kullanılan ve bilinen çaylar var. Yeşil çay örneğin, metabolizmayı hızlandırıyor ama tek başına yeterli değil.

Metabolizma hızlandırıcı çay için yeşil çaydan daha fazlasına ihtiyacınız var. Bunun için aktara yapacağınız bir ziyaret işinizi görebilir

İşte ilk günden kilo verdiren metabolizma hızlandıran çayın tarifi;
-Bir kaşık mate (Türkiye’de yetişmiyor Güney Amerika bitkisi Arjantin de çok yaygındır. İnanılmaz derecede metabolizmayı hızlandırır.)
-20 gr. turunç kabuğu (Sinefrin içerir, metabolizmayı hızlandırır, kalp ve yüksek tansiyon hastaları yeşil çay değil bunun yerine turunçtan 1 kaşık yerine 2 kaşık koyarak hazırlayabilirler.)
-Üç acı kırmızı biber (Üst kısmından delikler açıyoruz sıvı çekirdek kısmına ulaşsın diye)
Bir demlik suyun içine bu malzemeleri koyun ve bir süre bekletin. Her biri sadece zayıflatmakla kalmıyor yanı sıra antioksidan özelliği ile vücudu da temizliyor…

DAFLON’A BÜYÜK ZAM

Sağlık

500 mg. ve içerisinde 60 tablet bulunan Daflon, hemoroid hastaları için muadili olmayan bir ilaç.

Yani bunun yerine fiyatı daha ucuz olan başka bir ilacı almak mümkün değil. Şubat başı itibariyle eczanelerde tükenen ilacın, fiyatının 12 lira 96 kuruştan, 24 lira 11 kuruşa yükselmesinin ardından depolarca piyasaya sunulması  hem eczanelerin hem de vatandaşların tepkisine neden oldu.