5053873217 [email protected]

CORONA İLE MÜCADELE İÇİN NASIL BESLENMELİ


1 – Şekerden (sadece bakkal sekeri değil, her türlü şekerli yiyecek ve içecekten), aşırı un ve nişasta yükünden uzak duralım.

2 – Sebze meyve ve protein (yumurta, yoğurt, bakliyat) ağırlıklı bir beslenme sistemi uygulamaya çalışalım.

3 – Sebze seçimlerimizde sülfür zengini lahana, karnabahar, turp, roka, tere, soğan, sarımsak daha bol ve sık bulunsun. Bunlar içerdikleri antioksidanlar, polifenoller, vitamin, mineraller ve posa zenginlikleriyle de güçlü yiyecekler.

4 – Renkli ve taze sebzelere, özellikle kırmızı, mor, siyah renklilere (mor lahana, siyah fasulye ve mercimek, mor/siyah turp havuc) yönelelim.

5 – Köklü sebzelere (yerelması, kereviz, soğan, sarmısak, pirasa, turp, pancar, havuc) ayrıcalık tanıyalım.

6 – Su içmeyi, mümkünse de mineral zengini sert suları tercih etmeyi unutmayalım.

7 – Sadece bedeni değil, ruhu da besleyelim. Ruha bol sevgi, hoşgörü, iyi niyet, olumlu beklentiler ekleyerek ‘huzurlu bir keyif hali’ hedefleyelim. Huzurlu bir keyfin de daha çok manevi güc’, zenginlik, daha fazla ‘aidiyet duygusu’ ve en az bunlar kadar da “Bu da geçer yahu!” dürtüsü gerektirdiğini bilelim.

 

VİRÜSÜ ALAN HERKES NEDEN HASTA OLMUYOR?

Corona Virüsü yeni yeni tanımaya başlıyoruz. Peki neden bazıları daha ağır hastalanıyor?

Temel olarak 4 sebebi var:

1- Aldığıniz virüs yükü önemli. Virüs yükünüz ne denli yoğunsa işiniz o kadar zor.

2- Genel sağlık durumunuz ciddi bir belirleyici. Kronik bir hastalığınız varsa, örneğin şeker hastası, akciğer hastası, organ yetmezliği olan, kanserli, hipertansiyonlu biriyseniz problemin büyüme ihtimali daha fazla.

3- Erken teşhis fevkalade etkili. Tani ne kadar erken konmuşsa süreç o denli ‘hafif’, en azından kontrollü geçiyor.

4- Bağışıklık gücünüz ise en mühim belirleyici. Bağışıklığı güçlü olanlarda virüsün hastalık ve hasar yapma ihtimali azaliyor. Kısacası uykunuz, egzersiz/aktivite alışkanlığınız, sakin ve huzurlu yapiniz ve tabii ki beslenme seçimleriniz çooook mühim ayrıntılar.

 

SON AÇIKLAMA: CORONA HAVADAN BULAŞIYOR MU?

DSÖ’nün resmi sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamada, corona virüsün hava yoluyla taşınamayacağı belirtilerek, virüsün hasta kişilerin öksürme, hapşırma veya konuşmaları esnasında bulaşabileceği ifade edildi.

Damlacıkların havada kalamayacak kadar ağır olduğu ve hemen düştüğü bildirildi.

Açıklamada ayrıca, virüsten korumak için kişilerin diğer insanlarla aralarına bir metre ”fiziksel mesafe” koymaları ve birbirleriyle temastan kaçınmaları konusunda uyarılarda bulunulurken; yüzeylerin sürekli dezenfekte edilip, sık sık el yıkamanın önemi vurgulandı.

CORONAYA İYİ GELEN ÜRÜNLER YALANI

corona virüs dünya genelinde şu ana kadar 25 bine yakın can aldı. Son açıklamaya göre Türkiye’de 3 bin 629 vaka, 75 de can kaybı var.

Birçok ülke aşı geliştirme çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor. Ancak aşının insanlara yapılmadan önce çok sayıda testten geçmesi gerekiyor. Uzmanlar, virüs için etkili olabilecek bir aşının ise en erken 18 ay sonra çıkabileceğini belirtiyor.

Virüsün yayılma hızı ve gücü dikkate alındığında sürenin uzun olması insanları tedirgin ediyor. Bazı ilaçların virüs tedavisinde kullanıldığı bilinse de tam anlamıyla etki sağlayan bir ilacın olmaması insanları alternatif ürünlere yönlendiriyor.

Birçok sebze, meyve ve baharat, sosyal medya ve televizyonlarda “uzmanlar” tarafından corona virüse iyi geldiği iddiasıyla paylaşılıyor. Paylaşılan ürünlere olan talepteki anlık patlama da fiyatların ciddi oranda artmasına neden oluyor.

SARIMSAK VE LİMON FİYATI İKİYE KATLANDI

Örnek vermek gerekirse bağışıklık sistemini güçlendirdiği iddia edilen sarımsağın fiyatında son bir hafyada yüzde 100’e yakın bir artış oldu. 90 liraya kadar yükselen kilogram fiyatının son 50 yılın en yüksek seviyesi olduğu ifade ediliyor.

ABD’nin New York kentinde corona virüs hastalarının aşırı doz C vitamini verilerek tedavi edildiği haberleri de limon fiyatlarına yükseliş olarak yansıdı. Yüksek miktarda C vitamini içerdiği bilinen ürünün kilosu 10 liraya kadar yükseldi.

CORONA TESTİ İNTERNETTEN SATILACAK

Independent’ta yer alan habere göre yaklaşık 12 bin corona virüs vakasının bulunduğu ve şu ana kadar 578 ölümün bildirildiği İngiltere’de, hükümet sağlık personeline ve halka yarar sağlayacağını umarak 3,5 milyon antikor testi aldı.

İngiltere Halk Sağlıklığı Ulusal Enfeksiyon Servisi Müdürü Profesör Sharon Peacock, Çarşamba günü yaptığı basın toplantısında milletvekillerine testlerin laboratuvarlarda doğruluğunu kontrol ettiğini ve birkaç gün içinde kullanıma hazır olabileceğini söyledi. Test kitlerinin Amazon ve eczaneler aracılığıyla halka dağıtılacağını söyledi.

 

Ancak, İngiltere’nin baş tıbbi danışmanı Profesör Chris Whitty, ev tipi test kitlerinin çevrimiçi ortamda satılması fikrine karşı çıkarak, sağlık çalışanlarının antikor testlerine öncelikle ulaşması gerektiğini vurguladı.

EV TİPİ ANTİKOR TESTİ NEDİR?
15 dakikada sonuç veren antikor testleri, bir kişinin kanındaki Covid-19 antikorlarını tespit etmek için tasarlandı. Antikorlar, bakteri ve virüsler gibi istilacılarla savaşmak için bağışıklık sistemi tarafından oluşturulan proteinler. Antikorların kandaki varlıkları, vücudun hastalıkla savaştığını ve bu nedenle yeniden enfeksiyondan muaf olma olasılığının yüksek olduğunu gösteriyor.

Test kiti hamilelik testine benzer bir şekilde çalışıyor. Kişi parmağını batırarak bir damla kanını iki tip antikor için analiz ediyor ve sonuç 15 dakika içinde ortaya çıkıyor.

CORONA VİRÜS NE ZAMAN BİTECEK?

Corana virüsten ne zaman kurtuluruz?” sorusu, Bilim Kurulu üyelerine ve uzmanlara soruldu.

“Halka uyarılara uyarsa mayıs sonu haziran başı” görüşünde birleşen uzmanlar, alınan tedbirlerin belirleyici olacağının altını çizdi.

Hürriyet gazetesinden Meltem Özgenç ve Musa Kesler’in haberine göre “Temel kural: Evde kal”

Prof. Dr. Tevfik özlü:

“Bu virüsün ne zaman kontrol altına alınacağı veya zararının en aza indirilmesi tamamen halkın bu konudaki tavsiye ve tedbirlere ne kadar uyduğuna bağlı. Sürecin ne kadar devam edeceğini kesin olarak öngörmek mümkün değil. O yüzden net bir tarih veremeyiz. Ancak birkaç hafta evden çıkmamak gerekli. Ondan sonra daha sağlıklı bir öngörüde bulunabiliriz.

HASTALIK YAYMAYIN HAYATI KORUYUN

Prof. Dr. Levent Yamanel:

“Tedbirleri sıkı bir şekilde uygularsak 3 ay içinde daha kontrollü bir sürece girebiliriz. Bu tamamen vatandaşların uyarılara harfiyen uymasına bağlı.”

Prof. Dr. Mehmet Doganay:

“Küresel bir salgının içindeyiz. En az kayıpla bu durumu atlatmak için bütün sağlık personeli seferberlik halinde. En önemlisi halkın duyarlılığı ve uyarılara uyması. Eğer risk grupları evde kalırsa, gençler de dışarı çıkmayı, sosyalleşmeyi en az düzeye indirirse mayısta, haziranda vakalar azalacaktır. Evde kalın, hastalık yaymayın, hayatı koruyun. Temel kural bu, her şey buna bağlı.”

MAYIS SONU HAZİRAN BAŞI

Prof. Dr. Serhat Ünal:

“Tedbirlere uyulduğu takdirde mayıs sonu, haziran başı gibi bir rahatlama olacaktır. Ama uyarı ve talimatlara uyulmazsa salgının nasıl seyredeceğini öngörmek asla mümkün değil.”

Prof. Dr. Firdevs Aktaş:

“Bu çok yeni bir virüs olduğu için öngörüde bulunmak çok zor. Yapılması gereken kurallara ve uyarılara sıkı sıkıya uymak. Halkımızın yapması gereken bu. Sağlık Bakanlığı’nın ve Bilim Kurulu’nun uyarılarına uymak… O zaman doktorların da bu mücadelenin içindeki herkesi de işi çok daha kolay olacak.”

Prof. Dr. Alpay Azap:

“Halkımız alınan önlemlere, yapılan önlemlere uyarsa 4-6 haftalık bir süreç içinde turmanış önce yatay bir seyir alır, sonra da düşmeye başlar. Bu yüzden tedbirlere uymak çok önemli. Yapılması gereken her şey yapılıyor, halkımızın her kesiminin üzerine düşen bu önlemleri alması ve uygulaması süreci daha yönetilebilir hale getirecektir.”

TOPLUM BAĞIŞIKLIK KAZANACAK

Ankara Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü öğretim Üyesi Prof. Dr. ismail Balık:

“Hastalık Çin’de durma noktasına geldi ancak bu, alınan sıkı tedbirler sayesinde. Oysa dünyanın geri kalanında eğri yükseliyor ve henüz pik yapmadı. Yeni tanıdığımız bir virüs ve 190 ülkede görüldü. Önceki salgınlara bakarak bazı tahminlerde bulunabiliriz. İspanyol gribi hariç birçok salgın kuzey yarımkürede havalar ısınınca kendiliğinden sönmüştü. Hava sıcaklığı 25 dereceye ulaşınca – nemle de ilgisi var-virüsler genellikle zayıflamaya başlıyor.

Havalar ısınınca insanlar kapalı ortamlarda birbirleri ile fazla temasta olmadıklarından yayılım riski azalır. Tabii yaz gelene kadar toplumun önemli bir kesiminin bağışıklık kazanacağı da düşünülüyor. Bu da yine kış gelmeden salgının söneceği anlamı taşıyor. İnsanlar gevşek davranmaz, evde kalırlarsa bulaş zinciri kırılır. Bu durumda salgın çok daha erkenden söner. Bu nedenle yaşlılarımızın yanında öğrencilere ve işi olmayanlara da evden çıkma yasağı düşünülmelidir. Böylece ülkemizde en az 30 milyon kişi evde kalır.

ÇOK KARAMSAR DEĞİLİM

Ege Üniversitesi Çocuk Enfeksiyon Bölümü öğretim Üyesi Zafer Karagöl:

“Havalar isındığı zaman tüm solunum yolu enfeksiyonlarında azalma olur. Bunu herkes biliyor. Ama bu yeni tip koronavirüsün bundan etkilenmesi ne kadar olacaktır bilmiyoruz. Ancak çok karamsar değilim. Antikor oluşturan kişilerin yüzdesinin artmasıyla geçeceğini düşünüyorum.”

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmans Prof. Dr. Halil Kurt:

“Nisan ortası gibi hastalık pik yapar, haziran gibi de azalmaya başlar. Tabii bu tahminlerimizi Çin ve İtalya’ya bakarak söylüyoruz.”

Bilim Kurulu Üyesi Levent Alan:

“Sadece tahmini konuşabiliriz. Çin’deki duruma bakarak 2.5 ay süreceğini düşünüyoruz. Bizde de yaz gelmeden hastalığın zayıflamasını umut ediyoruz.”