5053873217 [email protected]

FORD ECOBOOST’DAN ÇOK MEMNUN

Ford yakında yeni 1.5 litre versiyonla Avrupa’da en çok Ecoboost üç silindirli motorları satacak. 1.5 litre Ecoboost ilk kez yeni Fiesta ST’de 198 hp güç çıkışıyla yer almıştı.

Ford’un Avrupa ürün geliştirme şefi Joe Bakaj, motorun Ford portföyünde şu anda 1.0 litre motor kullanan Mondeo’ya kadar yükseleceğini açıkladı. Zaten bir kez büyütülen üç silindirli Ecoboost, artık aynı boyutta kalacak.Bakaj “Silindir başına 500cc kapasite termal verimlilik için uygun. Ayrıca otomobillerin daha güçlü olmasına değil daha hafif olmasına ihtiyacımız var” dedi. Ford ayrıca Avrupa’da General Motors tarafından geliştirilen yeni nesil çok vitesli otomatik şanzımanlarını da satışa sunmak üzere. Şanzımanlar ilk önce güncellenen Ford Mustang’de kullanılacak, daha sonra diğer modellere de yayılacak. Yeni şanzımanlar özellikle küçültülmüş turboşarjlı motorlarda daha iyi çalışacak. Yeni çok vitesli şanzımanın tork konvertörü bu motorlara tork bakımından daha iyi destek sağlıyor.

VOLVO V20 MODELİNİ FAZLASIYLA CİDDİYE ALIYOR

Volvo yöneticileri mevcut ürün portföyünü Audi A1 ve MINI gibi otomobillerle rekabet edebilecek bir modelle genişleteceklerini açıkladılar. Firmanın Ar-Ge yöneticisi Henrik Green küçük V20 hatchback ve XC20 SUV modellerinin fizibilitesi hakkında ipuçları verdi. Otomobiller, büyük modellerde bulunan lüks özellikleri şehir ortamına uygun küçük bir model içerisinde isteyen müşterilere hitap edecek. Green “Küçük boyutlu otomobiller daha kullanışlı ve daha çok talep görmeye başladılar. Küçük otomobiller isteyen müşteriler aynı zamanda büyük otomobillerle aynı teknolojileri, bağlanabilirlik özelliklerini, aynı güvenlik desteğini ve lüks materyalleri talep ediyorlar” diye konuştu. Volvo’nun böyle bir değişiklik için hazır olup olmadığı sorulduğunda, Green yeni çıkacak CMA platformunun (yeni XC40 SUV’de de kullanılan) Audi A1 boyutunda bir süpermini için kısaltılabileceğini söyledi.

Green “CMA biraz daha küçültülebilir, uzunluk bir problem değil. Önemli olan arkada ne kadar genişlik ve bacak mesafesi istediğimiz, ödün verilecek olan kısım burası. Eğer bir boy küçülmek istiyorsanız bunu uzunluktan kısarak yaparsınız. Otomobilin şekliyle de oynanabilir” dedi.

Green ayrıca bir otomobilin fiyatıyla boyutu arasındaki ilişkinin gelecekte değişeceğini söyledi. Şehirler kalabalıklaştıkça emisyon standartlarının da daha katı hale geleceğini söyleyen Green, bunun tüketicileri daha çevre dostu olan küçük otomobillere yönelteceğini vurguladı. Bu da her gelir grubundan insanın küçük otomobillere yönelmesi, dolayısıyla bu otomobillerde lüks özelliklerin de talep edilmesi anlamına geliyor.

Green bu konuda “Sektör olarak geleneksel fiyatlandırma stratejisinde sıkışıp kaldığımızı düşünüyorum. Bu stratejiyi terk edebilirsek müşterilere daha fazla lüks küçük otomobil sunabiliriz. Bunu gelecekte daha çok göreceğiz” diye konuştu.

Green bir takvim vermedi ancak muhtemelen bayilerde 20 serisi modellerden önce yeni 40 serisi ve 60 serisi otomobilleri göreceğiz. Dolayısıyla yeni modeli konept formunda bile 2020 yılından önce göremeyebiliriz.

YENİ YETİ ATECA’YI ANDIRIYOR

2009 Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Yeti şu an Skoda’nın portföyündeki en eski model ancak yakında en yenisi olacak. İkinci nesile ait bir prototip son testleri yapılırken Çek Cumhuriyeti yollarında görüntülendi. Videodaki açıklamada modelin resmi prömiyerinin 18 Mayıs’ta İsveç’in başkenti Stockholm’de yapılacağı söyleniyor ancak henüz bu tarih doğrulanmadı. Görüntülenen test otomobili kamuflajlı, dolayısıyla şu an gerçek kaporta panelleri gizli ve pek iç açıcı görünmüyor ancak son hali çok daha iyi olacak. İlk bakışta bu model için Kodiaq’ın %25 kadar küçültülmüş hali de diyebiliriz. Şu an küçük tekerlekler uyumsuz görünüyor. Dediğimiz gibi bu henüz otomobilin son hali değil, o yüzden kesin yargılara varmak için erken.

Kompakt crossover otomobilin ismi de henüz tartışmalı. Skoda’nın Yeti ismini terk edip Karoq ismini kullanabileceği söyleniyor ancak bu henüz kesinleşmiş değil. Yeti zaten oturmuş bir isim, dolayısıyla bu isimden vazgeçilmesi modelin hayranlarını üzecek.

Modelin neye benzeyeceği hakkında fikir edinmek için Volkswagen Tiguan ve Seat Ateca’ya da bakılabilir. Yeni Yeti (ya da Karoq) bu iki modelden de biraz daha büyük olabilir. Daha geniş bir iç kabin sunmak her zaman Skoda’nın prensibi ve marka VW Grup içinde bu özelliğiyle öne çıkıyor.

Otomobilin üzerindeki kamuflajın tipine bakarsak, prömiyer için 18 Mayıs tarihi doğru olabilir. Aynı tipte kamuflaj yeni koltuklu Kodiaq SUV ve 2016’daki Octavia güncellemesi için hatta bir kaç yıl önce Superb için de tanıtımdan kısa süre önce kullanılmıştı. Ayrıca firma içinden kaynaklar yeni Yeti’nin Avrupa’da bu sonbaharda satışa çıkacağını söylüyor, dolayısıyla Mayıs ayı tanıtım için uygun bir zaman.

CAM FİLMİ YASAL MI?

Araçlara cam filmi takmak serbest. Yönetmelikte yer alan bilgiyle hem araç sahipleri, hem cam filmi üreticileri hem de uygulamayı yapan işyerleri için bazı şartlar bulunuyor. Cam Film Kullanımı Yasallaştı


6 ay önce Resmi Gazete’de yayınlanan ve bugün yürürlüğe giren Araçların İmal, Tadil ve Montajı (AİTM) Yönetmeliği ile birlikte, araçlara cam filmi taktırmak artık serbest oldu. Şimdiye dek yasak olan ve taktıranlara ceza kesilen uygulamanın son bulduğunu söyleyen Avukat Cevat Kazma, yönetmelikte ilgili maddede bazı şartların olduğunu açıkladı. Kimi süs, kimi güvenlik, kimisi de sağlık problemleri nedeniyle araçlarına cam filmi taktırıyordu. Ancak bu işlemi yaptıran araç sahiplerine, trafik kurallarına uygun olmadığı gerekçesiyle cezai yaptırımlar uygulanıyordu. 26.04.2017 tarihi itibairyle yürürlüğe giren yönetmelikle birlikte, artık araçlara cam filmi takmak serbest hale geldi. Ancak yönetmelikte, hem araç sahipleri, hem cam filmi üreticileri hem de uygulamayı yapan işyerleri için bazı şartlar bulunuyor.

Sadece standartlara uygun olarak üretilmiş ve onaylı cam filmlerinin kullanılmasının mümkün olacağını vurgulayan Avukat Cevat Kazma, araçların ön camlarına hiçbir şekilde cam filmi uygulaması yapılamayacağının altını çizdi. Yapılması halinde kesilecek ceza miktarının 189 TL olacağını ve itiraz edilemeyeceğini ifade etti. Cam filmi üreticileri ve uygulama yapan işyerleri için de bazı şartların olduğunu belirten Cevat Kazma, “Cam filmlerinin üretiminde PVC malzeme kullanımı yasak. Ayrıca uygulama yapılırken kullanılan yapıştırıcı malzemenin akrilik esaslı olması ve uygulamanın cam panellerin iç yüzüne yapılması zorunluluğu bulunuyor.” dedi.

Bir çok kez dava konusu olmuştu!
Trafik polisleri ile sürücüler arasında büyük soruna neden olan, ceza kesilir, kesilmez tartışmaları bir çok kez mahkemeye de taşınıyordu. Balıkesir’de bir sürücü, aracın ön camında film olmadığı ve görüşünü engellemediği için tarafına kesilen trafik cezasına itiraz etmiş ve Yargıtay tarafından haklı bulunmuştu. İstanbul’da da bir kadın sürücüye, cam filmi nedeniyle trafik cezası kesilmiş, kadın sürücü trafikte tacize uğradığını gerekçe göstererek cezanın iptal edilmesini sağlamıştı.

KASKTAKİ STOP LAMBASI GÜVENLİ SÜRÜŞ SUNACAK


Henüz bir Indiegogo projesi olan BrakeFree motosiklet kullanıcılarının olmazsa olmaz ekipmanlarından olan kasklara manyetik yapısı sayesinde kolaylıkla entegre edebileceği bir donanım olarak karşımıza çıkıyor. Standart stop lambasına oranla sürüş sırasında göz hizasında olduğu için daha avantajlı olarak nitelendirilen sistem üç farklı fren algılama moduna sahip. 100 adet LED ışığından oluşan BrakeFree, standart frenin yanı sıra motor freni ve acil durum freni gibi durumları da algılayarak arkadaki sürücüyü anlık olarak uyarabiliyor. IP64 sertifikasıyla suya dayanıklılık özelliğini de beraberinde getiren donanımın ağırlıysa sadece 170 gram.

EGEA’YA 2 ÖDÜL BİRDEN

Tofaş’ın Bursa’da ürettiği Fiat Egea model ailesine Avusturya’dan iki önemli ödül birden geldi. Avrupa’da Tipo adıyla satışa sunulan Fiat Egea’nın sedan ve station wagon karoserli versiyonları, ÖAMTC (Österreichische Automobil, Motorrad und Touring Club) tarafından düzenlenen yarışmada birincilik ödüllerine layık görüldü. Fiat, otombillerin işletme maliyeti ve güvenlik seviyesi göz önünde bulundurularak, 6 farklı kategoride değerlendirildiği Marcus 2017’den 2 ödülle dönerek dikkat çekti.

Türkiye’ye olduğu gibi Avrupa’ya da damgasını vurmayı başaran Fiat Egea model ailesi, Avusturyalı otomobil kulübü ÖAMTC tarafından anlamlı ödüllere layık görüldü. Avrupa pazarlarında Tipo adıyla satışa sunulan, Fiat’ın kompakt sınıftaki oyuncusu Egea, 2016 yılında yollarla buluşan 47 yeni otomobilin katıldığı ve altı kategoride değerlenedirildiği yarışmada, kompakt sınıf sedan ve station wagon kategorisinde Marcus Ödülleri’ni kazanarak önemli bir başarıya daha imza attı. Bu yıl beşincisi düzenlenen Marcus Ödülleri’nde Fiat Egea/Tipo Sedan 1.3 MultiJet II, yedi rakibini geride bırakmayı başardı. Diğer yandan Fiat Egea/Tipo Station Wagon 1.3 MultiJet II modeli de dokuz model arasından yine büyük ödüle layık görülen otomobil oldu.

ÖAMTC uzmanları tarafından yapılan incelemelerde, her modelin işletme maliyetleri pratik ve kapsamlı bir formülle hesaplanıyor ve her kategoride aylık işletme maliyeti en düşük olan yeni model ödülün kazananı oluyor. Ödüller verilirken, otomobillerin en düşük işletme maliyetini sunması gibi, belirli güvenlik kriterlerine de sahip olması gerekiyor. “Ezber bozan” sloganıyla ülkemizde otomobilseverlerle buluşan Fiat Egea’nın “iyi bir otomobil aynı zamanda ulaşılabilir olmalı” felesefesi, bu önemli ödüllerle birlikte tekrar taçlandırılmış oldu.

Fiat Egea/Tipo Ailesi, toplam sahiplik maliyetlerine özel önem gösterilerek, satın alma sonrasındaki süreçte de kullanıcıların minimum maliyetle maksimum fayda kazanması ilkesiyle geliştirilmiş olmasıyla ön plana çıkmayı başarıyor.